Haberi yaptılar sonra aşı oldular

Sağlık Bakanlığı’nın 28 Temmuz Dünya Hepatit Günü’ne ithafen 27 Temmuz Cuma günü düzenlenecek Ulus Pazarı’ndan başlayıp Atatürk Anıtı’na kadar yapılacak yürüyüş hava şartları sebebiyle iptal edildi. “Her şeyin başı Sağlık, Sağlığın Başı Aşı” başlığı adı altında dikkat çekmek ve aşı yoluyla önlem almak için Saraçlar Caddesi’nde aşı günleri düzenledi. Yapılan çalışmalarda hepatit hakkında bilgi verilip, isteyenlere ücretsiz aşı yapılıyor. Etkinlik sonrasında ise gazetecilerde haberlerini yapıp aşılarını oldular.

Sağlık Bakanlığı’nın dağıttığı bilgi broşürlerinde hepatit hakkında detaylı bilgiler verildi. Dağıtılan broşürde; ”Viral hepatitler tüm dünyada yaygın olarak görünen, ülke ekonomileri çok yakından ilgilendiren ciddi bir halk sağlığı sorunudur. Dünya genelinde hastalığın büyük oranda geç dönemde belirti vermesi ve hastaların büyük çoğunluğunun hastalıklarının farkında olmamaları nedeniyle hepatite dikkat çekmek amacıyla 28 Temmuz Dünya Hepatit Günü olarak belirlenmiştir. Dünya Sağlık Örgütü’nün 2018 yılı Hepatit Günü için belirlediği tema “Hepatiti Test Et ve Tedavi Et” tir. Böylece risk altında olan veya hastalığının farkında olmayan kişilerin bu konuya dikkat çekilerek teste yönlendirilmesi ve hastaların tedavi olma oranlarının arttırılması hedeflenmektedir.Hepatit, en basit anlamda karaciğerin iltihabıdır ve pek çok nedene bağlı olarak oluşabilir. Bu nedenlerin başında viral enfeksiyonlar gelmektedir. Viral hepatitlere sebep olan farklı hepatit virüs tipleri (hepatit A,B,C,D,E) bulunmaktadır. Bunlardan hepatit B,C ve D kronik karaciğer hastalıklarına yol açmaktadır.

Dünya Sağlık Örgütü 2017 Küresel Hepatit Raporu’nda dünyada 2015 yılında 257 milyon kişinin hepatit B ve 71 milyon kişinin hepatit C enfeksiyonu ile enfekte olduğu belirtilmiştir. Yine aynı rapora göre 2015 yılında 1,34 milyon kişinin viral hepatitlere bağlı gelişen siroz ve karaciğer kanseri gibi nedenlerden dolayı yaşamını yitirdiği tahmin edilmektedir.Aşılama hızı ise 2013 yılında % 93 olurken 2017 yılında % 07 olarak gerçekleşmiştir. Hepatit B ve Hepatit C virüsleri uzun dönemde kronik karaciğer hastalığı, siroz veya karaciğer kanserine yol açabildiği için ayrı bir öneme sahiptir.

Hepatit B ve Hepatit C;

Kontrol edilmemiş kan ve kan ürünlerinin transfüzyonuyla,

Uygun şekilde steril edilmemiş cerrahi malzemelerin kullanıldığıtıbbıgirişimler ya da diş hekimliği müdahaleleriyle,

Kullanmışenjektörpaylaşımıyla,

Tıraşbıçağı, dişfırçası gibi eşyaların paylaşımıyla,

Uygun şekilde steril edilmemiş araçlarla yapılan dövme, akupunktur ya da vücut takılarının uygulanmasıyla,

Hepatit B ve C taşıyıcılarının aile içi temasıyla,

Anneden bebeğe doğumda ve sonrasında,

Korunmasız cinsel ilişkiyle bulaşabilir.

Hepatit C virüsünün sık tanımlanan bulaşma yolları, kontamine kan ve kan ürünlerinin transfüzyonu, damar içi ilaç kullanımı, cerrahi ve diğer girişimsel işlemlerdir. Ayrıca cinsel yolla ve anneden bebeğe geçiş de diğer bulaşma yolları arasında yer almaktadır. TSIM (Temel SağlıkİstatistikleriModülü) verilerine göre ülkemizde bildirilen akut hepatit C vaka sayısı 2005 yılında 1.145’den 2017 yılında 256’ya düşmüştür.

Hepatit B hastalığındankorunmanın en etkili yolu aşılanmadır. Hepatit B aşısıgüvenli ve etkili bir aşı olup ülkemizde 1998 yılında rutin çocukluk çağı aşı takvimine eklenmiştir Rutin çocukluk çağı hepatit B aşılamalarını, 2005-2009 yıllarıarasında okullarda yapılan destek aşılamaları ve risk grubu aşılamalar izlemiştir.

Ülkemizde Genişletilmiş Bağışıklama Programı içinde yer alan Hepatit B Kontrol Programı kapsamında devam eden aşı uygulamaları sonucu 1999 yılında % 64 olan aşılama hızı 2009 yılında % 97 ve 2018 yılında da % 96 olarak saptanmıştır. Yürütülmekte olan başarılı hepatit B aşılamaları ile 1998 yılında yüz binde 7,4 olan akut hepatit B insidansı,2017 yılıitibariyle yüz binde 1,9’a gerilemiş aynı dönemde bildirilen akut hepatit B vakası bildirimi yapılmıştır. Hepatit B Kontrol Programının 5 yaş altı çocuklarda akut hepatit B hastalığı görülme sıklığının yüz binde 1’in altına indirilmesi hedefine 2009 yılı itibariyle ulaşılmıştır. 1990 yılında 5 yaş altı 370 olan akut hepatit B hastalığı görülme sıklığı da 1990 yılında yüz binde 6,2 iken 2017 yılında yüz binde 0,1 olarak gerçekleştirilmiştir.

Hepatit B aşısı ülkemizde bebeklere, ilk dozu doğumda, 2. ve 3. dozları ise 1 ve 6 aylıkken, risk grubundaki kişilere ise 0, 1 ve 6 ay takvimi ile 3 doz olarak ve ücretsiz uygulanmaktadır. Hepatit C virüsüne karşı aşı henüz bulunmamaktadır ancak kullanılmaya başlayan yeni ilaçlarla tedavide % 95 üzerinde iyileşme sağlanmaktadır. Aşıdışında hastalıktan korunmanın en etkili yolu bulaş yoluna ilişkin korunma önlemlerinin alınmasıdır.

Hepatit D virüsü, sadece hepatit B virüs (HBV) ile enfekte olan kişilerde hastalığa yol açabilmektedir. HBV’nin yokluğunda enfeksiyon yapamaz. Hafif seyreden HBV enfeksiyonunu daha ağır ve hızlı seyreden bir hastalığadönüştürebilir. Bulaşma esas o perkütan yolla (damar içi madde bağımlılarında), kan ve kan ürünleri transfüzyonuyla olur, cinsel yolla bulaş ve anneden bebeğe bulaş riski düşüktür

Hepatit E virüsü (HEV) bulaşı fekal-oral yolla (hasta kişilerin dışkısından atılan virüsle kontamine su ve gıdaların tüketilmesiyle) gerçekleşmektedir. Erişkinlerde çocuklardan daha sık görülür, özellikle gebelik geçirildiğinde hepatit E hastalığı daha ağır seyreder. 3 aylık dönemde HEV enfeksiyonugeçirildiğindedüşük, erken doğum, ciddi karaciğer yetmezliği ile ölüm riskinin artmasına sebep olabilir. Hepatit E virüsünün spesifik bir tedavisi ve aşısı yoktur.” belirtildi. Haber: Damla GÖÇ

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
error: İçerik korunmaktadır !!