‘Asgari ücrete yüzde 30 zam akıl tutulmasıdır’

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) kabul edilen 2025 yılı bütçesinde, paylaşımda adalet olmadığını belirten Yeniden Refah Partisi (YRP) Edirne İl Başkanı Hakan Çalışkan, yüzde 30’luk zamla 22 bin 104 TL olarak belirlenen 2025 yılı asgari ücretine tepki gösterdi. Çalışkan, faize verilen parayla, devletin 10 milyon asgari ücretliye bir yıl boyunca her ay 16 bin TL fazladan maaş verilebileceğini kaydeden Çalışkan; “8 milyon çalışan için asgari ücrete yüzde 30 zam yapılması tamamen bir akıl tutulmasından başka bir şey değildir. 22 bin 104 TL asgari ücret maalesef beklentilerin altında ve kabul edilemez bir rakamdır” dedi.

Yeniden Refah Partisi (YRP) Edirne İl Başkanı Hakanı Çalışkan, TBMM’de kabul edilen 2025 yılı bütçesi ve yüzde 30’luk zamla 22 bin 104 TL olarak belirlenen asgari ücretle ilgili basın toplantısı düzenledi. Çalışkan, enflasyonla mücadelenin ancak üreterek olabileceğine vurgu yaparken, kaynakların kamudaki israfa, imtiyazlılara ve faize aktarıldığının altını çizdi.

‘2025 YILI BÜTÇESİ VATANDAŞIN VE EZİLENLERİN BÜTÇESİ DEĞİLDİR’

Türkiye’de açlık sınırının 21 bin TL, yoksulluk sınırının ise 70 bin TL seviyesine geldiğini kaydeden Çalışkan; “2024 yılı enflasyonu yüzde 50’ye yakın bir noktada yılı tamamlıyor. Yılsonunu neredeyse yüzde 50’lik bir enflasyonla tamamlayacağız. 2024 yılı için tahminler neydi? Tahminler yüzde 33’tü. %33’lük tahmin yerine neredeyse %50’lik bir enflasyonla yılı tamamlıyoruz. Peki, 2025 yılı tahminleri nedir? Yüzde 21. Peki bu tahminler tutabilecek mi? Elbette ki tutamayacak. Üzülerek ifade ediyorum; yüzde 33 nasıl yüzde 50 çıktıysa, yüzde 21 de nereden baksanız yüzde 40’lık bir enflasyon olarak karşımıza çıkacak. Zaten bunun bir göstergesi ve habercisi olarak Yeniden Değerleme Oranı yüzde 44 olarak hesaplandı. Vergilere, cezalara, harçlara 2025 yılında yüzde 44 zam yapılacak. Üzülerek ifade ediyoruz ki yakın zamanda meclise sunulan ve onaylanan 2025 yılı bütçesi vatandaşın ve ezilenlerin bütçesi değildir. Bu bütçede paylaşımda adalet yoktur. Borç, faiz, vergide adaletsizlik vardır. Bu bütçe borç, faiz, zam ve vergi bütçesidir. 2025 yılında 2 trilyon TL’ye yakın faiz ödenecektir. Ödenecek olan 1,95 trilyon TL bu faiz, 56 milyar dolara tekabül etmektedir. Bu yıl ödenecek 1,95 trilyon TLlık faiz, 2023 yılında bu ülkede faaliyet gösteren 1.062.000 şirketten alınan kurumlar vergisinin neredeyse 4 katıdır” şeklinde konuştu.

IMG 7578 | Edirne Ahval Gazetesi
‘Asgari ücrete yüzde 30 zam akıl tutulmasıdır’ | Edirne Ahval Gazetesi

‘FAİZE VERİLEN PARAYLA ASGARİ ÜCRETLİYE 16 BİN LİRA FAZLADAN VERİLEBİLİR’

Çalışkan, faize verilen parayla, devletin 10 milyon asgari ücretliye bir sene boyunca her ay 16 bin TL fazladan maaş verip, asgari ücretlinin eline 33 bin TL geçmesinin sağlanabileceğini belirterek; “Engelli vatandaşlarımızın şehit ve gazilerimizin tamamının talepleri yerine getirilebilir. Ülkemizdeki 3 bin SMA hastasının tedavi maliyetinin 105 milyar TL olduğu göz önünde bulundurulduğunda, faize bu sene verilecek rakamın %5’i kadar bir meblağ ile Türkiye’deki bütün SMA hastalarının tedavisini devlet karşılayabilir. Yine bu sene faize verilecek parayla 40 bine yakın küçük ve orta ölçekli işletme kurulup 800 bin istihdam sağlanabilir ve işsizliğin ortadan kaldırılmasına katkı sağlanabilir” diye konuştu.

‘ASGARİ ÜCRETE YÜZDE 30 ZAM AKIL TUTULMASINDAN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİL’

Çalışan ve emekliye yapılan zam oranlarını da hedef alan Çalışkan; “8 milyon çalışan için asgari ücrete yüzde 30 zam yapılması tamamen bir akıl tutulmasından başka bir şey değildir. 22 bin 104 TL asgari ücret maalesef beklentilerin altında ve kabul edilemez bir rakamdır. Bu durumun, dar gelirli vatandaşların yaşam koşullarını daha da zorlaştıracaktır, adil bir gelir dağılımının sağlanması gerektiğini savunuyoruz” ifadelerini kullandı.

‘ENFLASYONLA MÜCADELENİN YOLU ARZI ARTTIRMAKTAN, ÜRETİMİ ARTTIRMAKTAN GEÇİYOR’

Çalışkan, enflasyonla mücadelede izlenen yol ve yöntemlerin hatalı olduğunun da altını çizerek; “Enflasyonla mücadelenin yolu arzı arttırmaktan, üretimi arttırmaktan geçiyor. Sanayide ve tarımda arzı arttırmanız gerekiyor. Millî Görüş ne zaman iktidara gelse; üretimi ve böylece arzı artırarak, istihdamı artırarak, gelir dağılımında adaleti sağlayarak, israftan kaçınarak, denk bütçe yapıp faiz canavarından kurtularak, milli kaynak paketleri oluşturarak ve oluşan refah payını dar gelirli milyonlarla paylaşarak enflasyonla mücadele yoluna gitmiş, vatandaşı, tüccarı ve üreteni asla ezmemiştir. Enflasyonla bu şekilde mücadele edilir” açıklamasını yaptı.

‘KAYNAKLARI CANAVARLARA DEĞİL, MİLLETE AKTARMAK MECBURİYETİNDEYİZ’

OECD’nin raporuna göre Türkiye’ de 6 milyon çocuğun yoksulluk içerisinde olduğunu söyleyen Çalışkan; “Türkiye Ekonomi Politikaları Vakfı bünyesinde yapılan iki araştırmada çarpıcı sonuçlar çıktı: 0-17 yaş grubunda 7,03 milyon çocuk yoksulluk içinde yaşıyor.  2 milyon çocuğun ise ‘derin yoksulluk’ içinde yaşadığı belirlendi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın resmi rakamlarıyla sosyal yardım ve devlet desteğiyle yaşamını idame ettiren hane sayısı 4,8 milyona ulaştı. Bu hanelerde ortalama 20 milyon nüfus yoksulluk çekiyor, doğru şekilde beslenemiyor. Küçük yaştaki sahipsiz çocuklar tetikçiliğe, hırsızlığa, suça, cinsel istismara zorlanıyor.  Dilencilik yapan 6 yaşındaki Şirin kızımız gibi, öldürülüp bir mezarlığa atılıyor. İşte kaynaklarımızı kamuda ki israfa, imtiyazlılara ve faiz canavarına aktarmanın acı sonucu budur. Kaynaklarımızı canavarlara değil, milletimize aktarmak mecburiyetindeyiz” ifadelerine yer verdi.

Adem Batuhan SEVER

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
error: İçerik korunmaktadır !!