Aynalı süpürge ‘tarihe karışmasın’ istiyorlar

Kültür ve Turizm Bakanlığı Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı 53 yaşındaki Varol Kuzu, 55 yaşındaki eşi Ayşe Kuzu ile birlikte Edirne’nin kültür mirasının sembollerinden olan aynalı süpürge yaparak, aynalı süpürge ustalığının son temsilcilerinden olarak mesleğini yaşatmaya çalışıyor. Çırak bulmakta zorlandıklarını ifade eden Kuzu, bugüne kadar hiçbir gencin aynalı süpürge yapımına heves edip gelmediğini kaydetti. Süpürgeciliğin tarihe karışmak üzere olan bir meslek olduğuna dikkat çeken Kuzu, mesleği devam ettirmek ve gelecek nesillere aktarmak için çaba sarfettiklerini, tüm gayelerinin bu olduğunu vurguladı. Aynalı süpürge yapımında eşi Varol Kuzu’ya yardım eden Ayşe Kuzu ise bu mesleği yapmalarındaki en önemli etkenin Edirne’nin mirasını yaşatmak olduğunu ifade etti.
Edirne’de 15 yaşında babasının atölyesinde öğrendiği süpürge yapımını ileriki yaşlarında meslek olarak seçti. Önceleri evlerde temizlik yapmak için kullanılan çalı süpürgesi imal eden Kuzu, son yıllarda çalı süpürgesi kullanımının oldukça seyrekleşmesinden dolayı, süs eşyası olarak kullanılan aynalı süpürge yapımına başladı. İlerleyen yıllarda Kültür ve Turizm Bakanlığı Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı olarak ilan edilen 53 yaşındaki Varol Kuzu, kentin Devecihan Kültür Merkezi’nde kurulan Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı Olgunlaşma Enstitüsü’nde çalışmalarını devam ettiriyor. Gelişen teknolojiyle birlikte değişen ev aletlerinin mesleğini bitirme noktasına getirdiği Kuzu, eşi Ayşe Kuzu’nun yardımıyla bir yandan süpürgecilik mesleğini yaşatmaya çalışırken, diğer yandan da Edirne’nin kültürel miraslarından aynalı süpürgeyi yaşatmaya çalışıyor.

‘ASLINDA MESLEĞİ BİZ SEÇMEDİK, MESLEK BİZİ SEÇTİ’
Varol Kuzu, ortaokul yıllarından beri süpürge imalatıyla uğraştığını dile getirerek “Ailemize ait atölyemiz vardı. Orada yaz tatillerinde boş zamanımızı değerlendirmek amaçlı çırak olarak başladım. Babam aynı zamanda ustam. Usta-çırak ilişkisiyle mesleğe başladık. Halen devam ettiriyoruz mesleğimizi. Aslında mesleği biz seçmedik, meslek bizi seçti. Aile mesleği olması dolayısıyla kendimizi işin içinde bulduk. Meslek seçmek tercihimiz olmadı. Doğal olarak gelişti, bu olay. Ailemizin mesleği olduğu için biz de devam ettirdik. Liseyi de bitirdikten sonra baktık ki para kazandırabiliyor; geçimimizi sağlayacak kadar. O zaman da işimizi devam ettirmeye karar verdik. Bildiğimiz, çıraklığını yaptığımız bir iş olması nedeniyle kendi dükkanımız vardı, işimizi orada devam ettirdik” şeklinde konuştu.

‘AĞIRLIKLI OLARAK HEDİYELİK AYNALI SÜPÜRGE ÜRETİYORUZ’
Süpürgecilik mesleğinin zamanla kaybolma noktasına geldiğini kaydeden Kuzu; “Şu an mesleğiniz literatürde bile kaybolmaya yüz tutmuş el sanatları içinde yerini aldı. Tüketime yönelik, temizlik amaçlı süpürge imalatı bir hayli zayıfladı. Ama dekoratif amaçlı, aynalı süpürge olarak, hediyelik eşya olarak, tarihi çarşılarda, pazar payı bulunmakta aynalı süpürge olarak. Biz de ağırlıklı olarak hediyelik olarak üretiyoruz. Aynalı süpürge, Edirne’ye özgü gelenekten geliyor. Aynalı süpürge tamamen yerel bir olgu. Edirne folklorunda, çeyiz geleneğinde, önemli bir yere sahip. Genç kızların çeyizinde muhakkak bulundurulan bir objeydi, aynalı süpürge. Bu da o genç kızın titiz, hamarat, becerikli, eli işe yatkın olduğunu ifade ediyordu. Aynayla ilgili de çeşitli rivayetler var. Ama en gerçekçi olanı mesela gelin yeni gelin olması nedeniyle evini temizlerken bir taraftan da eşine güzel görünmek için aynadan saçlarını düzeltiyor falan. Daha değişik rivayetler de var tabii” diye konuştu.

‘SÜPÜRGE BORSASI’NDAKİ 4-5 TANE İŞLETME SON DEMLERİNİ YAŞAMAKTA’
Kuzu, kültürel mirası yaşatmak için çalıştıklarının altını çizerek; “Zaten amacımız, bu kültürel mirası taşımak; en önemli amacımız o. Gayemiz, gelecek nesillere aktarmak bu mesleği. Şu anda bir-iki arkadaşımız var aynalı süpürge üreten ama genel olarak süpürge üreten çok az kaldı. Şu anda Edirne Ticaret Borsası’nın alt kuruluşu olan süpürge teli satış borsası var. Orada süpürge tesisleri var. Orada 4-5 tane işletme son demlerini yaşamakta. Onlar da 5-6 sene içinde sanırım tarihe karışacaklar. Şu anda biz de çırak bulmakta zorlanıyoruz. Şu ana kadar hiçbir genç meraklanıp da gelmedi, ‘Gelelim süpürge yapımını öğrenelim’ diyen olmadı. Umut ediyoruz, umutla bekliyoruz. Bir genç kardeşimiz gelsin ona el verelim, bu mesleği o da devam ettirsin, gelecek nesillere aktarsın, bütün gayemiz o şu anda” ifadelerini kullandı.

’20 SENEDEN BERİ BERABER ÇALIŞIYORUZ’
Aynalı süpürge yapımında Varol Kuzu’ya yardım eden 55 yaşındaki eşi Ayşe Kuzu, bu mesleği yapmalarındaki en büyük etkenin Edirne’nin mirasının yaşaması olduğuna vurgu yaptı. Ayşe Kuzu; “Tamamen meraktan süpürge yapımına başladım. Eşim zaten bu işi yapıyordu, sonra aynalı süpürgeye dönünce beraber yapmaya başladık. Ben de şunu yapayım, ben de bunu yapayım derken beraber yapmaya başladık. 20 seneden beri beraber çalışıyoruz. Eşim süpürgesini yapıyor, ben de süslemelerini yapıyorum. Üzerine objeleri koyuyorum. Gençler istemiyorlar, aileler de istemiyorlar öğrenmelerini, yeteri kadar para kazanamayacaklarını düşünüyorlar herhalde. Çocuklarda da gençlerde de bu mesleği öğreneyim diye bir merak yok. Daha çok parasal yönden düşünüyor insanlar, ‘bunu yapabilirsem para kazanabilir miyim’ şeklinde düşünüyorlar. Bu, tek başına olacak bir iş değil. Pazarlaması, süpürge telinin bulunması, malzemelerinin bulunması falan, onlar biraz zor tabii. Ama burada önemli olan Edirne’nin mirasının yaşatılması” açıklamasını yaptı.
Adem Batuhan SEVER







