Eski boksör
Dönüp şöyle bir geçmişine baktı boksör eskisi. Adnan hocası, Süleyman Hocası, Turgut Hocası, Tansu Hocası, Mesut Hocası ve en son Recep Hocası ona yaptırdığı antrenmanlarda hep daha güçlü olan sağ yumruğu üzerinden teknikler geliştirdiler. Hakikaten de sağ kolu ve sağ yumruğu gençliğinden itibaren hep daha güçlüydü. Belki de bu yüzden olacak kulüp değerlerini alt üst ederek kendini antrenör ilan eden Kenan Hocası da hep sağ kroşe, sağ aparkat ve sağ direk yumruklarını güçlendirmeye baktı. Arada kısa olsa da iki dönem onu çalıştıran Bülent Hocası, ona sol yumruğuyla da hücumlar etmesi gerektiğini söyleyip buna yönelik antrenmanlar yaptırdı. Bülent Hoca’nın birinci dönemdeki yardımcısı Necmettin Hocası ve ikinci dönemdeki yardımcısı Devlet Hocası sol kolla yapılan idmanlara pek sıcak bakmadılar. Gizlice sağ yumruklu hücum antrenmanlarına devam ettiler.
Kariyerinde yenilgi sayısı daha fazla görünse de, hala gururla hatırlanan zaferler de yaşadı. Sağ yumrukla çalışılan atak koordinasyonları, sağ tandanslı antrenörlerin hep vazgeçilmezi oldu. Bizim eski boksör, hocalarına hep sadık kaldı. Her ne pahasına olursa olsun onların taktiklerinden, savunma ve hücum planlarından taviz vermeyerek düşen bir ivmeyle kariyerine devam etti. Yılların etkisiyle yorgun, farklı teknik ve taktiklere kapalı olduğundan teknoloji ile bilimin getirdiği beslenme, antrenman ve yaşam biçimlerine ayak uyduramadı. Gelenekselci yaklaşımdan ödün vermeden yoluna devam etti. Başa baş mücadele edip kazanabileceği müsabakalarda daha ikinci raundda gardı düşmeye, rahat kazanabileceği rakiplere karşı ise işi ancak son raundda puanla ya da hakem kararıyla bitirecek hale getirdi bizim yaşlı boksörü.
Sağ kol ve omuzda kulunç, kireçlenme, damar sertliği, ufak tefek çatlaklar yıllar geçtikçe onun gücünde zayıflamalara yol açtı. Yaşlanmaya bağlı titremeler, sarsıntılar, kırıla kırıla güçlükle nefes alabilir hale gelmiş burnu ve ara sıra bulanık gören gözleri ona yaklaşan tehlikeye dikkat etmesini söylüyordu. O da artık kendisinin yeniliğe, yenilenmeye ihtiyacı olduğunun farkındaydı. Galibiyet serilerine ihtiyaç duyuyordu. Son bir jübile maçı planlandı ona. Her ne kadar jübile maçı gibi görünse de ünvan maçıymış gibi hazırlanması isteniyordu. Bu müsabakaya farklı teknik ve hücum kombinasyonları ile çalışması gerektiği yüksek sesle söyleniyordu son zamanlarda.
Eski boksör; Türk halkı, bakalım yetmiş sene boyunca yaptığının tersini yapıp sağ gösterip sol vuracak mı? Tabii kaldıracak bir sol kolu kaldıysa…
