Güven Duvan’ın Bugünkü köşe yazısı “Havuzun Mourinho’su: Burak Promet”
Havuzun Mourinho’su: Burak Promet
Edirne havuzunda yetişip başarılar elde ettikten sonra büyük kulüplerin dikkatini çeken ve kariyerine oralarda devam eden bir çok yüzücümüzden bahsetmiştik. Bugün yine Edirne’de yetişip bir çok başarılı yüzücünün hayatına dokunmuş ve önce Fenerbahçe ‘ye sonrasında FMV Işıkspor’a transfer olan şimdilerde ise Türkiye Yüzme Federasyonu milli takım antrenör kadrosunda bulunan Edirneli teknik adam Burak Promet ile birlikte olacağız.
1977 Edirne doğumlu olan Promet Trakya Üniversitesi beden eğitimi ve spor yüksek okulu mezunu, bugünlerde mesleğindeki 23. yılını yaşıyor. Yüzme branşıyla 1987 yılında tanışıp önce spor okullarında eğitim aldı ardından lisanslı yüzücü olarak yüzmeye devam etti. Yüzme sporuyla tanışması tamamen tesadüf üzerine oldu o zaman sık görüştüğü bir arkadaşının yüzme kurslarına yazılmasıyla o da kendini uzun yıllar içerisinde yer alacağı yüzme havuzunda buldu.
Yüzücülükten Antrenörlüğe Geçiş
Şans eseri tanıştığı yüzme sporunu çok seven ve kariyerini bu yönde devam ettirmeye karar veren Promet antrenörlükte ilk yıllarını “1997 yılında üniversiteyi kazandım ilk sene aynı zamanda sporculuğunu da yapmış olduğum Edirne Devlet Su İşleri Spor Kulübü’nde yardımcı antrenörlüğe adım atmış oldum ve antrenörlük kariyerim resmen başlamış oldu. Asistanlığını yaptığım Romanya uyruklu Mihail Mitrafan adlı antrenörüm gerek sporculuk zamanındaki başarıları gerekse çalışmış olduğum kulüp sporcularındaki mental ve fiziksel başarısı beni çok etkiledi ve en birincil örnek oldu. Onun yanında asistanlığını yaptığım yedi yıl müddetçe disiplin başarı hedef ve benzeri tüm konularda bana örnek oldu ve hayallerim olan milli takım antrenörlük seviyesine ulaşmama sebep oldu. Bugünkü kariyerime ulaşmanın en büyük mimarıdır.” diyerek sözlerine başladı.
O dönemlerde gelen başarıların tesadüf olmadığını vurgulayan tecrübeli teknik adam “Mihail Mitrafan aynı zamanda kariyerinde olimpiyat yüzmüş bir yüzücü idi bundan dolayı kendisi son derece kariyerli ve Avrupa’nın önde gelen antrenörleri ile beraber çalışmış ve Edirnedeki başarı zeminini hazırlayabilecek seviyeye ulaşmıştı. Geriye kalan sadece sporcu portföyünü oluşturup harekete geçmekti. Benim en büyük şansım ozamanlarda kendisinin yanında çalışıp asiste ederek kendi gelişimimi sağlamak oldu. Ardından şahsımın da edinmiş olduğu bilgiler ve küçük tecrübeler neticesinde kurmuş olduğum altyapı takımının başarıya ulaşarak Türkiye yüzmesinde madalyalara ve şampiyonluklara ambargo koymasıydı. Diğer takım antrenörleri sporcuları ve velileri bizleri parmakla gösterip takımımızda kulübümüzde yer almak için can atıyorlardı. Sporcularımızın teker teker milli takıma girmeleri hem kendi içlerindeki rekabeti hem de Türkiye’deki kulüpler arasındaki rekabeti oluşturarak başarı seviyemizi arttırmış oldu.” dedi.
İlk Göz Ağrılarımı Unutamam
Edirne’de uzun bir süre antrenörlük yapan ve pek çok başarılı sporcu yetiştiren Promet “Çok fazla anı biriktirdim Edirne’de. Ancak benim için en temel ve en önemlisi kariyerimde ilk kurmuş olduğum 1990-1991 doğumlu takımımın kazanmış olduğu sayısız başarılar ve Türkiye çapında elde etmiş olduğumuz şampiyonluklardı. Burada kazanmış olduğum bireysel antrenörlük başarılarım sayesinde bugünkü kariyerime ulaşmamın alt zeminini oluşturmuş oldum. O takım benim ilk göz ağrımdır ve yeri çok büyüktür hiçbir şey değiştiremez.
O takımdaki en önemli sporcularımdan birtanesi ise hiçbir zaman bağımızın kopmadığı Güven Duvan’dır.” diyerek sözlerine devam etti.
Edirne Yüzmesinin Yükselişi ve Düşüşü
Edirne’nin yüzmede yakaladığı ivmeyi devam ettiremediğine de değinen milli antrenör “Mihail Mitrafan’ ın Edirne’de antrenörlüğe başlamasıyla yakalanan ivme hem kendisinin hem şahsımın Edirne’den ayrılması ve arkamızdan bizim gibi profesyonel düşünen bizim gibi profesyonelce davranan bu mesleği ilke edinmiş kişi ya da kişilerin yetişmemesi ile Edirne’deki yüzme başarısının düşmesine sebep oldu.” dedi.
Edirne havuzundan pek çok başarılı yüzücünün yetiştiğini belirten Promet “Beğendiğim yüzücüleri büyük yaşlardan küçük yaşlara doğru şöyle sıralayabilirim; Cem Paşaoğlu, Ceyhan Güler, Fulya Terzi, Gülşah Gönenç, Murat Çatalçekiç, Jülide Yıldız, Ergin Tamküpeli, Uğur Uzman, Nazlı Uzman, Özden Sarı, Güven Duvan, Gökhan Özser, Cihan Zeren, Gülşah Çekiç, Melih Gerey, Damla Dökmeci, Doruk Tekin.”
Başarı Fedakarlık İster
Antrenörlük kariyeri boyunca hiç neden uğraşıyorum bu işle demediğini dile getiren Promet “Çünkü bu normal insanların yapabileceği bir iş değildir adrenalin sevmen gerekir tutkuyla bağlı olman gerekir daima bitmeyen hedeflerinin olması gerekir yarışmacı ruha sahip olman gerekir dinlenme nedir bilmemen gerekir çok fazla seyahat etmen gerekir ailenden gerektiğinde aylarca uzak kalman gerekir başarısız olmayı da göze alman gerekir. Ben bunlara fazlasıyla sahibim.” diyerek kazandığı başarıların arkasında yatan özelliklerini genç antrenörlerle paylaştı.
Çıta Her Daim Yüksek Olmalı
Edirne yüzmesinin tekrar eski başarılarını yakalaması için tavsiyelerde bulunan milli antrenör “En başta Edirne’de çalışan kulüp antrenörlerinin kendilerini fazlasıyla geliştirmeleri gerekiyor bu aşamada kendini her şekliyle bu işe adamış başarıya aç insanlara ihtiyaç var. Kendisine her alanda geliştirmiş olmalı ve maddiyattan çok maneviyatı önemseyen bir ruh haline sahip olmalı. Önceliği kazanacağı para değil kazanacağı ve kazandıracağı başarılar olmalı. Ve beraberinde altında aynı mantıkla yetiştirebileceği antrenör adayları olmalı. Olmalı ki çıta her daim Edirne’de yükselsin.” diyerek sözlerine son verdi. Edirne ve Türk yüzmesine bir çok başarılı sporcu kazandıran deneyimli teknik adam Burak Promet’e Edirne’ye kattıkları ve yazı dizimiz için yaptığı paylaşımları için teşekkür ederiz.
Bir sonraki yazımızda bayanlar kurbağalamada kazandığı başarılar ve kırdığı rekorlar ile Edirne’de iz bırakan bir başka yüzücümüz havuzun “Yıldız”ı Julide Yıldız Demirel ile birlikte olacağız. Keyifle okumanızı dilerim.