Kur’an’a saldıranlara Edirne’den protesto

Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde Kur’an-ı Kerim’e yönelik yapılan saldırıları protesto amacıyla, Edirne’de Anadolu Gençlik Derneği (AGD) ve Milli Gençlik Vakfı üyeleri, Mimar Sinan Heykeli’nin önünde bir araya geldi. Açıklamalarda Bulunan AGD Edirne Şube Başkanı Abdülhamit İriş, Kur’an’ı Kerim’e yapılan saldırıların, İslamofobi gibi projelerle İslam’ı ve insanlığın huzurunu hedef aldığını ifade etti. İriş, bu tür saldırılara verilecek olan en güzel cevabın, İslam’ı doğru bir şekilde öğrenmek ve temsil etmek olduğunu vurguladı.

Kur’an saldırıları Edirne’de protesto edildi

Selimiye’nin gölgesinde bir araya gelen AGD ve Milli Gençlik Vakfı üyeleri, “Kur’an’a Sarıl-Kur’an’la Yaşa” ismiyle düzenlenen eylem kapsamında, son günlerde Avrupa’nın Danimarka ve İsveç gibi ülkelerinde Kur’an-ı Kerim’e yönelik yapılan saldırıları protesto ettiler.

“İSLAM MEDENİYETİNDE BAŞKALARININ İNANCINA HAKARET ETMEK YOKTUR”

Kur’an-ı Kerim tilavetinin okunması ile başlayan eylemde konuşan AGD Edirne Şube Başkanı Abdülhamit İriş, Kur’an-ı Kerim’i rehber edinen Müslümanların tarih boyunca farklı inanç ve kültürlerle bir arada, barış ve huzur içerisinde yaşadığına vurgu yaparak; “Hepimiz biliyoruz ki İslam’ın mesajı tüm insanlığadır. Kur’an: düşünen, akıl sahibi, herkese hitap eden bir kitaptır. Kur’an-ı Kerim, bütün insanlığı hidayete ve ebedi kurtuluşa davet eder. İslam’ın hayat veren hükümlerini açıklar. Barış ve huzurun, adalet ve birlikte yaşamanın ilkelerini bildirir. İnsan onur ve haysiyetini, hak ve hürriyetlerini mukaddes bilmeyi emreder. Kur’an-ı Kerim’i rehber edinen Müslümanlar, tarih boyunca farklı inanç ve kültürlerle bir arada, barış ve huzur içinde yaşamanın en güzel örneklerini sunmuştur. Farklı dinlere mensup insanlar, Müslümanların idaresi ve koruması altında dinlerini özgürce yaşamışlardır. İslam medeniyetinde başkalarının inancına hakaret etmek, kutsalına zarar vermek, yoktur” dedi.

“SALDIRILARIN KARŞISINDA YER ALMAK, BÜTÜN İNSANLIĞIN ORTAK VAZİFESİDİR”

Kur’an-ı Kerim’e yapılan saldırıların, insanlığın bütün ortak değerlerini ve toplumsal barışı hedef aldığının altını çizen İriş, yapılan bu saldırıların özgürlük adı altında normalleştirildiğine dikkat çekti. İriş; “Dünyayı sömüren küresel güçler, İslamofobi gibi karanlık projelerle, cahiliye zihniyetiyle, İslam’ı ve insanlığın huzurunu hedef almaktadır. Hiçbir ahlaki ölçü tanımayanlar, toplumların en önemli yapı taşı olan ‘Aileyi’ hedef almaktadırlar. Sosyal medyada, dijital platformlarda hatta sokaklarda ölçüsüz davranışlar teşvik edilmektedir. Utanma, ar, edep, haya ve bunun gibi kavramlar, konuşulamaz hale getirilmektedir. Haz ve hız sarmalına sokulan toplumlar ve özellikle gençlerin bir kısmı heba edilmek istenmektedir. Ve bu ürkütücü tahribat, bir bölgeyi, bir ülkeyi değil tüm insanlığı kuşatma eğilimindedir. Son günlerde Kur’an’a ve İslam’a yönelik çirkin saldırılar, sadece Müslümanları değil, insanlığın bütün ortak değerlerini ve toplumsal barışı hedef almaktadır. Son zamanlarda Avrupa’nın muhtelif şehirlerinde, kutsal kitabımızın yakılmaya cüret edildiğine şahit oluyoruz. Hiçbir akıllı insan, böylesine çirkin bir davranışı makul görmez. Aklı başında hiçbir yönetim böylesine müessif bir olaya müsamaha göstermez. İnsan onurunu zedelemek, kutsal değerlere saldırmak, hak ve hukuk tanımamak, özgürlük kılıfı altında normalleştirilemez. Özgürlük, hiç kimseye bir başkasının hakkını ihlal etme yetkisi vermez. Bilakis özgürlük, herkesin inanç ve düşüncesine saygı göstermeyi, bütün farklılıklara rağmen başkalarının hak ve hukukunu gözetmeyi gerektirir. Bundan dolayı, inancımıza ve mukaddes değerlerimize yapılan bu tür menfur saldırıların karşısında yer almak, sadece Müslümanların değil, bütün insanlığın ortak vazifesidir. ‘Allah katında tek din İslam’dır.’ Bütün insanlığın yegâne huzur kaynağı İslam’dır. Buradan haykırıyoruz ki; Allah’ın nurunu söndüremezler” şeklinde konuştu.

“BATILA KARŞI İZZETLİ VE VAKUR DURUŞ, MÜSLÜMANLARIN EN ÖNEMLİ VASIFLARINDANDIR”

İriş, Kur’an-ı Kerim’e karşı yapılan saldırılara karşı verilebilecek en iyi cevabın, İslam’ı doğru bir şekilde öğrenmek ve temsil etmek olduğunu kaydetti. İriş; “Bizler Müslümanlar olarak; mazluma, mağdura, yoksula, zorda ve darda olana, İslam’ın adaleti ve hoşgörüsü doğrultusunda kucak açtığımız gibi, insanların huzuru için bir nizam ortaya koyan İslam’a da dil uzattırmayız. Batıla karşı izzetli ve vakur duruş, Müslümanların en önemli vasıflarındandır. Diğer taraftan çok iyi biliyoruz ki İslam’a ve Kuran’a yönelik saldırılara karşı verilmesi gereken en güzel cevap; yüce dinimiz İslam’ı en doğru şekilde öğrenmek ve temsil etmektir. Bunun için de Kur’an’ı okumak, anlamak, yaşamak ve yaşanmasına vesile olmak için daha fazla çalışmalıyız. Onun hayat veren ilkelerini, hak ve adalet anlayışını, hikmetli bir dil ve güzel bir üslupla, bütün insanlığa ulaştırmak için, daha çok gayret göstermeliyiz. Önemli olan burada bizlerin fert fert, aile aile ve toplum olarak nasıl bir imtihan verdiğimizdir. Yüce kitabımız ne güzel açıklıyor; ‘Onlar ağızlarıyla Allah’ın nurunu söndürmek istiyorlar. Kâfirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır.’ Ne mutlu, bütün insanlığın saadeti için gayret edenlere. Ne mutlu, dünya imtihanını en güzel şekilde verenlere” diye konuştu. Adem Batuhan SEVER

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
error: İçerik korunmaktadır !!