Kuru ağaç kökleriyle doğa dostu dekor
Edirne’de 20 yıl bankacılık yaptıktan sonra mesleğini bırakan Mehmet Doğruöz, doğadan topladığı kurumuş ağaç dalları ve kökleri atölyesinde işleyerek dekoratif ürünlere dönüştürüyor. Canlı ağaçları kesmeden, tamamen doğadan topladığı malzemelerle otel, kafe, restoran ve evler için özgün tasarımlar hazırlayan Doğruöz, doğayı koruma ve geri dönüşüme dikkat çekiyor. İşinin zahmetli ama keyifli olduğunu belirten Doğruöz; “Şehri terk etme şansımız yoktu hayat koşullarından dolayı. Biz de ‘şehri doğaya entegre edelim’ dedik. Böyle değişik, güzel, sevdiğimiz bir iş ortaya çıktı” dedi.
Edirne’de 20 yıl boyunca bankacılık yapan Mehmet Doğruöz (40), kurumsal hayatı geride bırakarak kendi işini kurdu. Doğruöz, doğada bulduğu çürümüş ağaç kökleri ve kurumuş dalları atölyesinde işleyerek dekoratif ürünlere dönüştürüyor. Otel, kafe, restoran ve evler için farklı tasarımlar üreten Doğruöz, hem doğayı koruyor hem de el emeğiyle farkındalık yaratan işler ortaya koyuyor.
‘DOĞADAN İLHAM ALDIM’
Mehmet Doğruöz, bankacılıktan ayrıldıktan sonra önce eşinin dükkânında çalışmaya başladı, ardından kendi atölyesini kurarak üretime başladı. Yaptığı işin doğayla iç içe olduğunu anlatan Doğruöz, “Bankacılık sektöründe yaklaşık 20 yıl hizmet verdikten sonra artık sıkılmaya başladım. Ticari kaygılarımız da vardı. Eşim zaten ticaretle uğraşıyordu, onun yanında ağaç yapım işini öğrenmeye başladım. Doğadan ilham aldım. Ardından geri dönüşüm malzemelerini kullanmaya başladım. Herhangi bir ağacı kesmiyoruz. Yolda yürürken gördüğümüz çürümüş ya da devrilmiş ağaçların köklerini çıkarıyoruz. Onları tek tek temizliyoruz, vernikliyoruz ve son haline getirip satışa sunuyoruz” dedi.
‘ŞEHRİ DOĞAYA ENTEGRE EDELİM DEDİK’
Doğaya olan sevgisinin işine yön verdiğini dile getiren Doğruöz, “Şehri terk etme şansımız yoktu hayat koşullarından dolayı. Biz de ‘şehri doğaya entegre edelim’ dedik. Böyle değişik, güzel, sevdiğimiz bir iş ortaya çıktı. Bu tamamıyla içimden gelen ilhamla alakalı. Herhangi bir yerden görüp izlemedim. Yolda bulduğum sopayı değerlendirdim, ağaç dalını, taşları değerlendirdim. Tamamen içimden geliyor. Bu konuda önceden bir bilgim de yoktu. Son 4-5 yılda bu çalışmalarım sanata dönüştü” ifadelerini kullandı.
‘GÜNLERCE UĞRAŞTIĞIMIZ OLUYOR’
Ağaç köklerini bulmak ve işlemenin zahmetli bir süreç olduğunu vurgulayan Doğruöz, “Kök çıkarmanın bir standardı yok. Sürekli doğa yürüyüşü yapıyoruz. Devrilmiş, yıldırım çarpmış, ölmüş ağaçlara bakıyoruz. Kullanabileceğimiz kökleri tespit ediyoruz. Bu işlem, sadece yoldan alıp arabaya koymakla bitmiyor. Günlerce uğraştığımız işler oluyor. Kirli gelen kökleri önce zarar vermeden zımparalıyoruz. Ardından ilaçlama, vernikleme işlemleri yapıyoruz. Son haline gelene kadar büyük emek harcanıyor” dedi.
YOĞUN İLGİ GÖRÜYOR
Yaptığı işin çevresinde de farkındalık oluşturduğunu belirten Doğruöz, “Oteller, restoranlar, kafeler, evler, balkonlar… Kullanılmayan bir alan yok neredeyse. Herkes çok ilgi gösteriyor. Eşimiz dostumuz, hatta tanımayanlar bile bizi arayıp ‘şurada bir ağaç devrilmiş’, ‘burada bir kök var’ gibi bilgiler veriyor. Şişeleri, eski malzemeleri nasıl değerlendirebileceğimizi soruyorlar. Bunların hepsinden güzel işler çıkarmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
Adem Batuhan SEVER
