‘Laik ve bilimsel bir eğitim istiyoruz’
Yeni eğitim-öğretim yılının başlaması sebebiyle basın açıklaması yayınlayan Veli-Der Edirne Şube Başkanı Benay Gürsel, tüm eğitim kurumlarında okul yemeği verilmesi gerektiğini belirtirken, geçmişte kentte uygulanan ücretsiz içme suyu uygulamasının da devam etmesi gerektiğini ifade etti. Gürsel, devlet okullarına ikili öğretim, özel okullara tam gün eğitimin zorunlu kılındığına vurgu yaparak Millî Eğitim Bakanlığı’na da eleştirilerde bulundu. Gürsel, ayrıca Edirne’de depreme dayanıksızlığı sebebiyle yıkılan okulların yerine yeni okul yapılmadığını da dile getirdi.
Veli-Der Edirne Şube Başkanı Benay Gürsel, yaptığı açıklamada ülke genelinde 2023-2024 eğitim-öğretim yılı başlarken, eğitim yetkililerine yönelik eleştirilerde ve taleplerde bulundu. Tüm eğitim kurumlarında okul yemeği programının uygulanması gerektiğini belirten Gürsel, geçmişte öğrencilere temin edilen ücretsiz içme suyunun da tekrardan öğrencilere sağlanması gerektiğinin altını çizdi. Gürsel; “Geçmiş yıllarda velilerin talepleri sonucunda okul öncesi 320 okulda başlayan Okul Yemeği Programının tüm eğitim kurumlarında başlaması zorunludur. Yine taleplerimiz sonucunda kentimizde tüm okullarda sağlıklı ve parasız içme suyu sağlanmıştı. Bu sistemin devam etmesi ve bozulan su sebillerinin devlet tarafından elden geçirilmesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
‘KENTİMİZDE YIKILAN OKULLARIN YERİNE YENİ OKUL YAPILMIYOR’
Gürsel, Edirne’de depreme dayanıklılığı sebebiyle yıkılan okulların yerine yeni okul yapılmadığına dikkat çekti ve Diyanet İşleri Bakanlığı tarafından yürütülen ÇEDES projesine de eleştirilerde bulundu. Gürsel, yaptığı açıklamada; “Kentimizde yıkılan okulların yerine yeni okul yapılmadığı gibi yeni yerleşim bölgesi okullarındaki yığılmanın çözülmesi amacıyla taleplerimize rağmen henüz bir okul yapılmamıştır. Yine Siyası iktidar 4-6 yaş çocuklara dini eğitim verilmesi için Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı yüzlerce anaokulu açarak, ÇEDES adı altında bir projeyi uygulamaya sokarak, seçmeli derslerde yaptığı son değişikliklerle 13 yaşından küçük çocuklara dini eğitim verilmesinin bilimsel ve pedagojik olmadığı bilinmesine rağmen ‘Dinine ve kinine sahip çıkan nesiller yetiştireceğiz’ söylemleriyle siyasal İslam ideolojisi iktidarını kalıcılaştırma çalışmalarına hızla devam etmektedir. Eğitim sistemini ve toplumu kendi dünya görüşleri ve ihtiyaçları doğrultusunda dönüştürmek isteyenlere karşı bizler çocuklarımız için; eşit, kamusal, laik ve bilimsel bir eğitim verilmesini savunuyoruz” ifadelerine yer verdi. Haber Merkezi