Ragbi Günlükleri 73

SPORDA ÇOCUK İSTİSMARI VE TÜRLERİ*         

            Çocuğun sağlığını, fizik ve psikososyal gelişimini olumsuz yönde etkileyen davranışlar istismar olarak tanımlanmaktadır. Birçok alanda çocuğun gelişimine yönelik olumsuz davranışların var olduğu bilinmektedir. Bu alanlardan biri de spor alanlarıdır. Spor, çocukların gelişimine katkılar sağlayan önemli bir araçtır. Spor aracılığıyla çocuklar fiziksel, zihinsel, duygusal ve sosyal olarak bir bütün içerisinde gelişim gösterebilmektedir. Ancak sporun barındırdığı bazı kültürel özellikler çocuklara yönelik olumsuz davranışların ortaya çıkabilmesine neden olabilmektedir. Sporun sahip olduğu kültürün yanı sıra her sporcuda var olabilen ve özellikle elit sporcularda daha yaygın olarak görülmekte olan güç ve itaat olgusu, istismarın gerçekleşme potansiyelini arttıran bir durum olabilmektedir. Özellikle elit sporcular istismara karşı savunmasızdırlar. Araştırmacılar, sporda seçkin bir seviyeye ulaşan bu sporcuların oldukça kırılgan bir yapıya sahip olduklarını, bu seviyede bir sporcu olabilmek adına verdikleri emek ve maruz kaldıkları yıpratıcı davranışları göz ardı ederek sadece sportif performans gelişimlerine odaklandıklarını ortaya koyan çalışmalar yapmışlardır. Antrenörlerin sporcularını müsabakalara hazırlamak için uyguladığı antrenman metotlarında, çocuğun ihtiyaçlarına odaklanmak yerine yalnızca başarıya odaklanması spor ortamını potansiyel istismara açık hale getirebilmektedir. Sporda çocuk istismarının önlenmesi için çocuğun yetişmesinden sorumlu her yetişkinin ve yapılanmanın görevleri vardır. Örneğin, devlet, topluma çocuk istismarının engellenmesi konusunda rehberlik yapmalı; kulüpler, çeşitli birlikler çocukların güvenliği için her türlü önlemi almalı; antrenörler, idareciler ve aileler doğrudan çocukla temas içerisinde oldukları için konunun hassasiyetine önem vermeli ve farkındalık yaratabilmelidirler.

            UNICEF spor alanında olabilecek istismar biçimlerini ”Sporcunun performansı ya da vücut şekli hakkında yapılan psikolojik aşağılama, Genç sporcuların performansını artırmak için yapılan aşırı baskı, Onur kırıcı takıma kabul ritüelleri, Sporcunun performansını arttırmak için dayak atma gibi herhangi bir fiziksel cezalandırmanın kullanılması, Aşırı risk alarak yaralanmasına neden olmak, Doping ya da herhangi bir performans artırıcı kullandırmak, Alkol veya bağımlılık yaratan madde kullanımı için akran baskısı, Genç sporcuların yaralanmasına rağmen oyundan çıkarılmaması, Fiziksel egzersizin ceza olarak kullanılması, Yeterli dinlenme ve bakım vermemek.” şeklinde sıralamıştır.

            Spor çatısı altında çocuk istismarı, genellikle antrenörün ya da diğer yetkililerin sahip olduğu otoriteyi yanlış bir şekilde kullanarak sporcuya zarar verecek davranışlarda bulunması ile gerçekleşir. Spor alanındaki istismar çalışmaları incelendiğinde Uluslararası Spor Federasyonlarının DSÖ’nün istismar sınıflandırmasını temel aldığı görülmektedir. Dünya Sağlık Örgütü fiziksel, duygusal, cinsel ve ihmal olmak üzere 4 temel istismar tipi olduğunu belirtmektedir.

Fiziksel İstismar

            Uluslararası Olimpiyat Komitesi ise fiziksel istismarı, fiziksel travma veya yaralanmaya neden olan delme, dayak, tekme, ısırma ve yanma gibi kasıtlı ve hoş olmayan eylem şeklinde tanımlamıştır. Fiziksel istismar, en yaygın rastlanılan ve belirlenmesi en kolay istismar tipi olarak nitelendirilmektedir.

            Sporda kazanma isteği ve hırsı sporcularda her türlü şiddeti ve olumsuzluğu kabul etme güdüsünü yaratabilmektedir. Rekabetin yoğun yaşandığı durumlarda, büyüme çağında olan sporcunun performansının arttırılması için antrenör tarafından yoğun antrenman programı verilebilmektedir. Performansın artması için uygulanan aşırı yüklenme, sporcuların fiziksel ve zihinsel olarak tükenmesine ve sporu bırakma durumuna gelmesine yol açabilir.

            Doping gibi zararlı maddelerin kullanımını teşvik etmek, sporcunun yaşadığı herhangi bir yaralanma sonrasında yarışa ve antrenmanlara devam etmesi konusunda ısrarcı olmak, çocuğu tekmelek, vurmak ve itmek gibi unsurlar uluslararası spor otoriteleri tarafından fiziksel istismar olarak kabul edilmektedir. Ancak başarı sonucundan elde edilecek maddi ve manevi kazançlar, istismar olarak nitelendirdiğimiz bu unsurların göz ardı edilebilmesine ya da normalleşmesine neden olabilmektedir.

            UNICEF’in belirttiği fiziksel istismar türlerinden biri de takıma yeni katılan sporcuların takıma kabul edilmeleri amacıyla yapılan onur kırıcı davranışlardır. Özellikle alt yapı sporcuları elit düzeye çıktıklarında cinsel organlarına krem sürme ya da saçlarının kesilmesi gibi bazı takıma kabul ritüellerine maruz bırakılmaktadırlar. Bu ritüeller, çocukların fiziksel istismarla birlikte cinsel ve duygusal olarak istismar edilmesine neden olabilmektedir. Yapılan bilimsel çalışmalar, bu tarz davranışların erkek sporcular arasında daha fazla yaşandığını göstermektedir. En yaygın fiziksel istismar biçimleri ”Fiziksel kapasitesinin üstünde antrenman içeriği oluşturmak ve yaptırmak, Vurmak, Bir ekipman veya cisim fırlatmak, Tekmelemek, Saç veya kulak çekmek, İtmek, Cimciklemek, Takıma kabul ritüelleri, Acı verecek ve yaralayacak, sakatlayacak fiziksel cezalar vermek, Sporcuları tükenmişken fiziksel performansa zorlamak, Sıklet tutturmak için aşırı kilo alıp vermeye zorlamak, Bir sporcuyu zararlı bir yüzeye diz çökmeye zorlamak.” şeklinde sıralanmıştır.

            Bilimsel araştırmalardan elde edilen sonuçlara göre, spor alanlarında yaşanan fiziksel istismar biçimlerine dair göstergeler genel olarak ” Açıklanamayan morarma, vücudun herhangi bir yerindeki lekeler veya yaralanmalar, Vücutta birden fazla morarma, genellikle üst kolda veya uyluk dış kısmında, Sigara yanığı, Kırık kemikler, Sıvı kaynaklı haşlanmış deri, Sınırları net olan çoklu yanıklar, Yaklaşıldığında veya dokunulduğunda irkilme davranışında bulunması, Belirli bir kişi veya bir grup insanla yalnız kalma korkusu, Depresyon veya içine kapanık tutum, Her zaman yorgun olmaktan şikayet etmek.” şeklinde sayılabilir.

Duygusal İstismar

            Duygusal istismar, gündelik yaşamda en sık rastlanan istismar tiplerindendir. Sporcu ile kritik ilişki rolündeki bir kişi tarafından yapılan, çocuğun psikolojik ve ruhsal gelişimine zarar veren veya zarar verme ihtimali olan temassız davranış şeklidir. Duygusal istismar spor ortamında en sık görülen ve en geniş olumsuz etki alanına sahip istismar türü olarak tanımlanmaktadır. Bunun nedeni olarak, sporcuya öfkeli bağırmak, sporcuların yaş ve seviyesine göre çok yüksek hedefler koyarak onları baskı altında hissettirmek gibi kötü niyetli davranışların çoğu zaman başarılı bir spor performansı elde etmek için kullanılan bir motivasyon aracı olarak kabul edilmesi gösterilebilir. Ancak yapılan istismar davranışlarının normal bir süreç olarak algılanması, sık görülen bu istismar türünün kanıtlanmasını zorlaştırmaktadır.

            Duygusal istismar, fiziksel ve sözlü olarak gösterilen tepkiler biçiminde de ortaya çıkabilmektedir. Fiziksel olarak duygusal istismar, antrenör tarafından sporcunun üzerine bir cisim fırlatılması şeklinde gerçekleşebilir. Sporcu bu tarz bir davranış içerisinde kaldığında içine kapanma, depresyon veya kaygılı olma gibi psikolojik davranışlar sergileyebilir. Sözel olarak duygusal istismar ise bağırarak sert bir şekilde konuşmak, küçümsemek, aşağılamak, isim takmak ve sporcuyu olumsuz etkileyecek yorumlar yapmak biçiminde olabilir. Duygusal istismar, sporcuya gerekli ilgi ve desteği göstermemekten kaynaklı da olabilmektedir. Örneğin, antrenman esnasında ağlayan bir sporcuya duyarsız kalınması bu duruma örnek olarak gösterilebilir. Ayrıca takımda ya da spor çevresinde yokmuş gibi davranılması, kişiliğinin, becerilerinin ve başarılarının yok sayılması, ayrımcılık yapılması veya sporcuyla ilgilenmenin kesilmesi davranışları da duygusal istismarın kapsamı içerisine girmektedir. Yenme ve yenilme üzerinden yapılan kıyaslama durumunda bazı çocuklar, kendilerini yetersiz hissederek zihinsel anlamda tükenme içerisine girebilir. Bir çocuğa fiziği sebebiyle akranlarına göre farklı davranmak ya da lakap takmak sporcunun duygusal gelişiminin olumsuz etkilenmesine neden olabilecektir. En yaygın duygusal istismar biçimleri genel olarak ” Sporcuya değersiz olduğunu hissettirmek, Sporcuyu sürekli olarak görmezden gelmek, Sporcuların yaş ve seviyesine göre çok yüksek hedefler koyarak onları baskı altında hissettirmek, Sporcuyu küçük düşürmek, Sporcuya öfkeli bağırmak, Sporcuyu tehdit etmek, Sporcuyu utandırmak, Takımın başarısızlığını ya da yenilgisini belirli sporcuya yüklemek, Sporcuya zorbalık yapmak, Sporcu ile alay etmek, Sporcuya lakap takmak, Sporcuya karşı olumsuz bir iletişim dili kullanmak, Sporcunun kendi görüşlerini ifade etmesine izin vermemek.” şeklinde sıralanabilir.

Cinsel İstismar

            Cinsel istismar, çocuğun neler olup bittiğinin farkında olup olmadığına bakılmaksızın, çocuğun cinsel aktivitelere katılmaya zorlanmasını veya baştan çıkarılmasını içerir. Bazı bireylerin çocuklara erişmek ve onları kötüye kullanmak için kasıtlı olarak spor etkinliklerini hedef aldıkları bilinmelidir. Sporda, bazı bireylerin uygulama kurallarını kasıtlı olarak göz ardı ettiklerine ve uygunsuz temaslarını gizlemek için antrenörlük rolü içinde fiziksel temas kullandıklarına dair kanıtlar bulunmaktadır. Antrenörler hareketin teknik gösterimi, şakalaşmak ya da oyuncuyu motive etmek amacıyla sporculara fiziksel temasta bulunabilmektedirler. Ancak eğitimciler, isteyerek ya da farkında olmadan yaptıkları bazı fiziksel temaslar ile çocuk sporcuları istismar edebilmektedir. Bu nedenle sporda çocuk koruma kapsamı içerisinde uluslararası spor örgütleri, fiziksel temas ile ilgili bazı standartlar getirmişlerdir. Birçok uluslararası spor federasyonu, antrenörler ve sporcular arasındaki fiziksel temasın ”Spor becerileri veya tekniklerini geliştirmek, Bir yaralanmayı tedavi etmek, Yaralanma veya kaza meydana gelmesini önlemek, Sporcularla bir başarıyı kutlamak. Ancak fiziksel temas esnasında; Genital bölgelere ve özel bölgelere (kalçalara, göğüslere) dokunmaktan kaçınılmalıdır, Amaç her zaman çocuğun ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik olmalıdır, Çocuğa temas öncesi neresine ve ne amaçla dokunulacağı bilgisi verilerek tamamen açıklanmalı ve acil durumlar dışında mutlaka onayı alınmalıdır, Fiziksel temas gizli, saklı veya gözden ırak bir yerlerde uygulanmamalıdır.”  şeklinde olması gerektiğini belirtmektedir.

            Sporcular sportif müsabakalar için sürekli olarak seyahat etmek zorunda kalabilmektedirler. Bu seyahat ortamlarına yönelik önlem alınmaması sporcuların cinsel istismara uğramasına neden olabilmektedir. Buna yönelik olarak çalışanların çocuklarla aynı odada kalmaması ve aynı cinsiyetteki sporcuların odalarda kalması gibi önlemler alınmıştır. Ayrıca bir odanın kapısı açık kalmadıkça, bir oyuncu ile bir antrenör ya da çalışan arasında bireysel toplantıların yapılmaması gerektiği belirtilmiştir. Spor ortamında çocukların maruz kaldığı en yaygın cinsel istismar biçimleri ise ”Cinsel eylemler talep etme, Cinsel içerikli oyunlar oynatma veya uygun olmayan her türlü dokunuşa izin verme, Teşhircilik, Uygunsuz veya gereksiz herhangi bir temas, Cinsel içerikli herhangi bir resim, video veya ses kaydına maruz bırakma, Cinsel içerikli söz ve şakalar ya da bu algıyı yaratabilecek konuşmalar, Çocuğa ait uygunsuz bir görüntünün isteyerek veya istemeyerek kaydedilmesi veya paylaşılması” biçimlerinde meydana gelebilmektedir.

            Cinsel istismardan dolayı sporcuların utanç duyması, antrenörün sporcu üzerinde sahip olduğu mutlak güç ve otorite ve sporcunun kariyerinin antrenöre bağlı olma durumu çoğu zaman sporcuların bu durumu açığa çıkarmamasına neden olabilmektedir. Uluslararası Olimpiyat Komitesi 2007 yılında cinsel taciz ve istismar üzerine yaptığı bildirgede mağduriyet oranının elit sporcular arasında daha yüksek olduğunu açıklamıştır.

İhmal

            İstismar biçimlerinden biri olan ihmal kavramı kısaca yapılması gerekeni yapmamak olarak ifade edilebilir. Sporda ihmal, çocuklara bakmakla yükümlü kişilerin gereken özeni göstermemelerinden kaynaklı olarak yaralanma, sağlıklarında bir sorun ya da herhangi bir konuda çocuğa zarar gelmesi biçiminde meydana gelmektedir.

            İhmal; fiziksel, cinsel ve duygusal boyutta ele alınabilir ancak birbirinden ayırmak oldukça güçtür. Çocuğun gelişim ve ilerlemesinden süreç içerisinde sorumlu olan kişilerin çocuğa sosyal olarak var olan kaynakları sağlamaması ve çocuğu bunlardan yoksun bırakılması fiziksel ihmaldir. Çocukların cinsel sömürüye karşı korunmaması, ilgilenilmemesi ve çocuğun cinsel gelişimine gereken önemin verilmemesi cinsel istismara yönelik ihmal arasında sayılabilir. Çocuğun spor yaptığı ortamda sevilmemesi, ihtiyacı olan duygusal ilgi ve yakınlığın gösterilmemesi, takım içerisinde kabul görmemesine seyirci kalınması da duygusal ihmale örnek olarak gösterilebilir. Sporda görülen en yaygın ihmal örnekleri olarak ”Uygun olmayan ekipmanlarla antrenman yaptırmak, Sporculara alınması gereken besinler konusunda eksik bilgi vermek, Sporcunun sağlık veya sakatlık durumunu dikkate almadan antrenman ya da etkinliğe katılımını istemek, Sporcuları aşırı soğuk ya da sıcak hava koşullarında spor yapmaya maruz bırakmak, Sporcu yaralanmalarında yanlış tedavi yöntemleri uygulatmak, Sporcuların yolculuklarında ve konaklamalarında yetersiz denetim sağlamak, Sporcular arasındaki akran zorbalığına müsaade etmek, İzin almadan sporcuların görüntülerini internet ortamında paylaşmak, Sporcuya zarar gelme ihtimali olan elverişsiz yerlerde spor organizasyonları ya da antrenman yaptırmak, İstismar vaka veya şüphelerini görmezden gelmek, Sporcuların bulunduğu ortamlarda sigara veya alkol tüketmek, Sporcuyu fiziksel veya duygusal zararlardan veya tehlikelerden korumamak.” sıralanabilir.

            Çocukların; sosyal, zihinsel, fiziksel ve ahlaki gelişimlerinin en iyi şekilde sağlanmasında en önemli unsur çocuklara spor çevrelerinde güvenli bir ortam sunabilmektedir. Güç, prestij, rekabet, performans gibi birçok kavramla spor ortamında çocukların istismara uğrama riski artmaktadır. Tüm bu bilgilerin ışığında, çocuklar açısından riskli sayılabilecek durumların tamamen engellenmesi, çocuklarla çalışan bireylerin farkındalıklarının arttırılmasıyla ve kişisel sorumlulukların yerine getirilmesiyle sağlanacaktır.

*ŞAHİN Mustafa Yaşar, Alperen Halıcı, Aylin Uğurlu(2020), ‘‘Sporda Çocuk İstismarı ve Türleri’’. C. Koca(ed), Sporda Psikososyal Alanlar 1. İçinde: s.141-147, Eskişehir, Anadolu Üniversitesi Yayınları.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu