Ragbi Günlükleri 86
Sonny Bill Williams, ragbi oynayan en büyük oyunculardan birisidir. Uzun ve başarılı kariyeri boyunca, ragbi disiplinlerinde birçok ödül kazandı ve gösterdiği performansla kendisine hayran bıraktı. Halihazırda birçok kişi tarafından efsane olarak kabul edilen Williams’ın portresini okuyacaksınız bu hafta. Şimdilerde emekliliğinin keyfini çıkaran bu büyük oyuncuyu tanıyacaksınız.
Sonny Bill Williams(SBW), 3 Ağustos 1985’te Yeni Zelanda’nın Auckland şehrinde, John ve Lee Williams’ın çocuğu olarak dünyaya geldi. John Arthur adında bir ağabeyi, Niall ve Denise adında küçük ikiz kız kardeşleri olan Sony Bill, işçi sınıfı bir ailenin çocuğuydu. Albert Dağı’ndaki bir toplu konutta büyüyen SBW’nin spor yeteneği hemen fark ediliyordu. Yüksek atlamacı, sprinter ve kros koşucusu olarak mükemmel beceriler sergiledi. Kendisinden yaşça büyük çocuklarla oynadığı Avustralya futbolu gibi sert sporlarda da üstün bir yetenek gösteriyordu. Pek çok kişi tarafından gelecek vaat eden bir atlet olarak görülmesine rağmen, 12 yaşında ragbi oynamak için atletizmden vazgeçti. Williams, daha sonraki röportajlarından birinde, profesyonel ragbi oynamaya başlamasının nedeninin annesi için bir ev satın almak olduğunu söylüyordu. Williams ailesinin sportif açıdan yetenekli tek evladı Sonny Bill değil. Büyük ağabey John Arthur, 13’lü ragbide(ragbi lig) yeteneklerini sergilerken; ikiz kız kardeşlerden Niall ise, Yeni Zelanda 7’li ragbi kadın takımında boy gösteriyor.
SBW, 2009’da Fransa’da Toulon için oynarken müslüman oldu. O, All Blacks(Yeni Zelanda erkek ragbi takımının lakabı) için oynayan ilk müslüman oyuncu ve inancından kapsamlı bir şekilde bahsediyor. 2018 yılında yaptığı umre ziyaretinde, Mekke ve Medine’yi gezdi. Yeni Zelanda ve Samoa çifte vatandaşı olan SBW, 2019’da Christchurch cami saldırılarının kurbanları için “gözyaşı dolu bir taziye mesajı” yayımladı. Çin’deki Uygurlara yönelik muameleyi de kınayıp, “Ekonomik faydaları insanlıktan üstün tuttuğumuz üzücü bir zaman.” açıklamasında bulundu. Alana Raffie ile evli olan SBW’ın dört çocuğu bulunuyor.
SBW, eski bir ragbi lig oyuncusu John Ackland tarafından, Mount Albert merkezli ragbi lig kulübü The Marist Saints’in genç takımında oynarken keşfedildi. Yetenek avcısı Ackland, SBW’yi Avustralya ragbi lig kulübü Canterbury Bulldogs’a 2002 yılında getirirken, atılan imzalar sonrası SBW, kulübüyle sözleşme imzalayan en genç oyuncu oluyordu. Bulldogs’un genç takımının bir parçası olan SBW, takımıyla birlikte antrenmanlara çıkıyor ve bir yandan da geçimini sağlamak için işçi olarak çalışıyordu.
2004 yılında, 19 yaşındaki Williams, Avustralya’nın Sidney kentindeki Telstra Stadyumu’nda “Ulusal Rugby Ligi”nde(NRL) Canterbury Bulldogs için ilk maçına çıktı. Aynı yıl milli takımına seçildi. 23 Nisan’da, 2004 ”ANZAC Testinde” Yeni Zelanda ulusal ragbi lig takımını temsil etti ve Yeni Zelanda’nın en genç test oyuncusu oldu. Bulldogs için de önemli bir oyuncu haline gelen SBW, 2004 ‘NRL Büyük Finali’nde, Bulldogs’un Sydney Roosters’a karşı kazanmasına yardım etti. Başarılı ilk sezonunun sonunda Williams, ”Uluslararası Yeni Gelen Oyuncu” ödülü ile onurlandırıldı.
Williams’ın kulübü ile olan sözleşmesi 2005 yılında sona erecekti. Diğer kulüplerden gelen birçok kazançlı teklife rağmen, kontratını uzatarak Bulldogs ile kalmaya karar verdi. 2005 sezonunun başında, ciddi bir diz sakatlığı yaşadı. Yıl boyunca sadece beş maça çıkabildi. “Sakatlıkların olduğunda zihinsel olarak oldukça güçlü olmalısın ve bu durum bende birkaç defa oldu.” diyerek sakatlıklardan ötürü yaşadığı hayal kırıklığını anlatıyordu. Bu dönemde, sakatlanmaya yatkın olduğu iddialarını da sıklıkla reddediyordu.
9 Mart 2007’de, kulübü ile olan sözleşmesini ikinci kez uzattı ve 2.5 milyon doların üzerinde beş yıllık bir anlaşma imzaladı. Sezon boyunca Bulldogs için 21 maç oynadı ve bu maçlarda yaptığı 14 sayı ile takımının birçok maç kazanmasına yardımcı oldu.
Temmuz 2008’de, yeni menajeri Khoder Nasser ile bağlantı kurduktan sonra Williams, Tana Umaga’nın çalıştırdığı Fransız 15’li ragbi kulübü(ragbi birliği) Toulon’a katılmak için Avustralya’dan ayrıldı. SBW, Bulldogs ile olan sözleşmesinin henüz 18. ayındaydı ve ayrılığı kulüp yöneticilerine haber verilmemişti. Takımdan ayrılması bir ”ihanet” olarak kabul edilirken, çıkan anlaşmazlık Toulon 300.000 £ transfer ücreti ödediğinde çözüldü. Williams’ın Toulon’daki en büyük başarısı, 2009-10 Avrupa Challenge Kupası’nı ikinci sırada bitirmek oldu. Toulon ile olan sözleşmesi Haziran 2010’da sona erdi. Aynı yıl, Toulon’un Williams’a üç yıllık 6 milyon dolarlık bir teklifte bulunduğu bildirilirken, Yeni Zelanda Ragbi Birliği (NZRU) ile yıllık 550.000 dolarlık bir anlaşma yaptı. Ayrıca kendisine 2011 Dünya Kupası’nda Fransa adına oynama şansı da teklif edilmişti. SBW, Toulon’un teklifini reddetti ve All Blacks adına oynamak için NZRU ile anlaşmayı seçti.
17 Ekim 2010’da Yeni Zelanda 15’li ragbi milli takımına seçilen SBW, All Blacks formasıyla ilk maçına 6 Kasım’da, takımının İngiltere’ye karşı oynadığı maçla çıktı. Merakla beklenen bu karşılaşmaya dış merkez(outside center) pozisyonunda başlarken, iç merkez(inside center) pozisyonunda oynayan Ma’a Nonu ile iyi bir ikili oluşturdu. 1920’lerde Karl Ifwersen’den bu yana, Yeni Zelanda için 13’lü ragbi milli takımında oynadıktan sonra Yeni Zelanda’yı 15’li ragbi milli takımında da temsil eden ilk kişi oldu. 13 Kasım’da Williams, All Blacks formasıyla İskoçya’ya karşı oynadığı ikinci maçında ‘maçın adamı’ ödülünü kazanıyordu.
2011 yılında, ülkesi Yeni Zelanda’ya Crusaders formasıyla dönüş yaptı. Sezon boyunca güzel istatistikler yakalayan SBW, sezon sonuda Chiefs ekibine katılacaktı. 2011 Ragbi Dünya Kupası’nda Yeni Zelanda formasıyla izledik kendisini. Maçlarının çoğunda sağ kanat pozisyonunda oynadı ve takımının Ragbi Dünya Kupası’nı kazanmasına yardımcı oldu. Turnuva sırasında, yedeklerden gelerek yaptığı üç sayı(try) ile yeni bir Ragbi Dünya Kupası rekorunu kayıtlara geçiriyordu.
2012’de Chiefs formasıyla Super Rugby’de yer alan SBW, sezon boyunca takımına katkı veren bir oyun sergiledi. 4 Ağustos’ta, takımının Sharks’ı 37-6 yendiği maçtan sonra büyük sevinç yaşadı. Bu şampiyonluk O’nu, hem NRL hem de Super Rugby unvanlarını kazanan dördüncü oyuncu yapıyordu.
2012-13 sezonunda Japon takımı Panasonic için oynayacağını duyuran Williams, sezon boyunca bir boks maçı yapma izni de almıştı. Bir sezonluk bu anlaşmanın, ragbi tarihindeki en büyük sezonluk sözleşme olduğu düşünülüyor. Ayrıca kendisinden 2019 yılında Japonya’da düzenlenen Ragbi Dünya Kupası’nın tanıtımlarında da yer alması beklenmişti. SBW’nin Panasonic macerası, sezon içerisinde yaşadığı omuz sakatlığı sebebiyle tamamlanamadı.
2013 yılında 13’lü ragbiye geri dönüş yapan SBW, Avustralya NRL takımı Sydney Roosters ile anlaştı. 7 Mart’taki ilk maçına rekor bir izleyici önünde çıkıyor ve takımının ilk sayısına imza atıyordu. Sezon boyunca başarılı bir grafikçizen Williams, takımıyla büyük finale çıkıyor ve finalin kazananı oluyordu. Maç sonrasında konuşan SBW, “Ağlamadım, ama ilk defa ağlamaya yaklaştım.” diyordu. NRL sezonundan sonra Yeni Zelanda 13’lü Ragbi milli takımına da davet edilen SBW, oynadığı maçlarda yaptığı sayılarla göz doldurdu. 2013 Ragbi Lig Dünya Kupası’nda takımıyla final gören Williams, finalde Avustralya’ya yenilerek ikinci oluyordu. Dünya Ragbi Lig Fedeasyonu tarafından ”Yılın Uluslararası Oyuncusu” seçilmesinin ardından, ödül töreninde takım arkadaşlarının O’nun için haka yapması üzerine göz yaşlarını tutamıyordu.
2015 yılında Chiefs formasıyla Super Rugby’e geri dönen SBW, sezon boyunca oynanan 16 maçın sadece 10’unda görev almasına rağmen, yüksek istatistiklere sahipti. Takımının çeyrek final maçında Highlanders’a kaybetmesiyle kulüp sezonunu tamamlamıştı. 2015 yılı, ragbi için çok önemli bir organizasyon olan Dünya Kupası’nın yılıydı. SBW’da, Yeni Zelanda’nın 31 kişilik turnuva kadrosuna dáhil edilmişti. Yeni Zelanda’nın final yürüyüşüne yaptığı sayılarla katkı veren SBW, 31 Ekim’de ezeli rakipleri Avustralya’yı yenerken de etkileyici performansına devam ediyordu. 2011 yılından sonra 2015’te düzenlenen Dünya Kupası’ndan da şampiyonluk unvanıyla ayrılmış ve bu unvanı iki kez kazanan 21 oyuncudan biri olmuştur.
2016, olimpiyat yılıydı ve SBW, Yeni Zelanda 7’li ragbi milli takımı kadrosuna davet edilmişti. Uluslararası yedili ragbi arenasında yer alması “15’li ragbi kadrolarından elde edilen en büyük kazanç” olarak lanse edildi. 11 Ocak’ta 7’li ragbi antrenmanlarına başlayan SBW, ilk 7’li ragbi turnuvasına Wellington’da çıktı. Yıl boyunca Dünya Serisi ayaklarında izlediğimiz SBW, ara ara sakatlıklarla boğuşsa da takımına katkı vermeye devam etti. Yeni Zelanda, 2016 7’li Ragbi Dünya Serisi’ni üçüncü olarak tamamlıyordu. 3 Temmuz’da, 2016 Yaz Olimpiyatları’nda yedili ragbi erkekler ragbi müsabakalarında Yeni Zelanda’yı temsil etmek üzere seçildi. Kız kardeşi Niall da kadınlar turnuvasında Yeni Zelanda’yı temsil etmek üzere seçilmişti. 9 Ağustos’ta Yeni Zelanda’nın Japonya’ya karşı oynadığı turnuvanın ilk maçında Williams, ikinci yarının başlarında aşil tendonunu kısmen kopardı. Sakatlık, Williams’ın olimpiyat macerasını sonlandırdı ve Yeni Zelanda, olimpiyatları beşinci sırada tamamladı.
2019 Ragbi Dünya Kupası’nda da oynamayı hedefleyen SBW, bu amaçla, Blues takımı ile üç yıllık bir anlaşmaya vardığını duyurdu. 2017 yılında Blues formasıyla ilk maçına nisan ayında Highlanders’a karşı çıkacaktı. 2018 Super Rugby sezonunun büyük bir bölümünü sakatlıklar nedeniyle kaçırdıktan sonra Williams, 2018 Ragbi Şampiyonası sırasında Yeni Zelanda’ya geri döndü. Yeni Zelanda adına 50. testine, Avustralya’ya karşısında 37-20 kazandıkları maçta çıktı. Williams, devam eden sakatlık sorunları nedeniyle sezon sonu turunda İngiltere’ye karşı sadece bir test maçında oynayabildi. 28 Ağustos’ta, All Blacks Baş Antrenörü Steve Hansen, Williams’ı, 2019 Ragbi Dünya Kupası’nın 31 kişilik kadrosuna dáhil etti. Oynadığı pozisyonu başka bir oyuncuya kaptırmasına rağmen, kadroda yer almaya devam ediyordu. Yeni Zelanda’nın üçüncü olarak tamamladığı 2019 Ragbi Dünya Kupası’ndan sonra milli takım kariyerinden emekli olan beş oyuncudan biri oldu.
2019 yılında tekrardan 13’lü ragbiye dönüş yapan SBW, İngiliz ragbi lig sisteminde oynayan ilk Kanadalı profesyonel kulüp olan Toronto Wolfpack’e transfer oldu. Kulübüyle iki yıllık sözleşme imzalamasına rağmen, ortaya çıkan Kovid 19 pandemisi, Kanada takımının finansal gerekçelerle çekilmesine neden oldu. Wolfpack takımının aldığı bu kararın ardından NRL’ye dönen SBW, Sydney Roosters formasıyla son maçlarına çıkmış oldu. Canberra’ya kaybettikleri yarı final maçı, son maçı olacaktı. Mart 2021’de instagram hesabı aracılığıyla emekli olduğunu duyuruyor ve bu muhteşem ragbi kariyeri noktalanıyordu.
SBW verdiği bir röportajda, karşısında oynamaktan en çok nefret ettiği oyuncunun Greg Inglis olduğunu söylüyordu.
SBW’yi ragbi sahalarının dışında, boks ringinde de gördük. Williams, profesyonel bir boksör olarak kariyerinin onu daha iyi bir sporcu ve daha özgüvenli bir ragbi oyuncusu haline getirdiğini söylüyor. Profesyonel olarak yedi kez boks maçına çıktı ve tüm ağır sıklet maçlarını kazandı. Yeni Zelanda Profesyonel Boks Birliği (NZPBA) Ağır Siklet Şampiyonu ve Dünya Boks Birliği (WBA) Uluslararası Ağır Siklet Şampiyonuydu. Ancak meydan okumalara yanıt veremeyince bu unvanları elinden alındı.
