Ragbi Günlükleri 90
Geçtiğimiz hafta içerisinde, Edirne’de, Türkiye Ragbi Federasyonu Başkanı Sayın Murat Pazan ile birlikteydik. Bir süre önce kendisini Edirne’ye davet etmiş, bazı projelerimizden bahsetmek istediğimizi söylemiştik. Kendisi de bizi kırmadı ve federasyon seçimleri sonrasında Edirne’yi ziyaret etti.
Sohbetimiz boyunca, ragbiye katma değer sağlayacak birçok yeni fikir ortaya çıktı. Atılacak adımlar konuşuldu. Sayın Pazan’ı Edirne’de yakalamışken bir röportaj yapmamak da olmazdı. Davetimizi geri çevirmeyip Edirne’ye geldiği için kendisine teşekkürlerimi sunuyor ve yaptığımız röportaja geçiyorum.
ZAFER ERAY(ZE): Öncelikle yeni döneminiz hayırlı olsun. Dört seneden sonra ikinci bir dönem için daha seçildiniz. İlk döneminizi hızlıca özetlersek, nasıl geçti ilk döneminiz sizin için? Pişmanlıklarınız oldu mu? ”Keşke” dedikleriniz?
MURAT PAZAN(MP): Öncelikle teşekkür ederim Eray Hocam. Benimde sana bir teşekkür borcum var. Köşe yazarlığıyla güzel bir ivme yakaladın. Her hafta köşende farklı bir konuda ragbiyi işliyorsun. Bu katkından dolayı teşekkür ederim.
Federasyonda ikinci dönemimiz. Klişe bir söz vardır: İlk dönemimiz, bizim çıraklık dönemimizdi. Şimdi kalfalık dönemine geçtik. Her gün yeni bir şey tecrübe ediyoruz. Keşkelerimiz hayatta hep var. Ama bu, benim hayatımda hep pozitif anlamda. ”Keşke bunu daha iyi yapabilseydim.” anlamında oldu. Hayat, kendimizi geliştirdiğimiz bir süreç. Bu süreçte, ”keşke” demeye devam edeceğiz, bu kaçınılmaz. Dediğim gibi bunu pozitif anlamda kullanıyoruz.
Göreve geldiğimizde, federasyon gelişim sürecindeydi. Birçok şey bizim dönemimizde oldu. 7’li liglerinin kurulması, kadın liglerinin disipline edilmesi, U18 liglerinin kurulması, U18 milli takımının oluşturulması, uluslararası müsabakalara gidilmesi… Ragbi dışında üç branşımız daha var: Amerikan futbolu, beyzbol, softbol. Amerikan futbolunda ilk defa uluslararası resmi bir müsabakaya çıkılması; beyzbolda ilk Dünya ve Avrupa Şampiyonalarına gidilmesi… Bunlar hep bizim dönemimize denk geldi. Bu konuda gayet mutluyuz. Özetlersem, ilkleri yaşadığımızı, ilklerin unutulmayacağını biliyoruz. Geriye başarılı bir sistem bırakmayı düşünüyorum.

ZE: Yeni döneminizde öncelikleriniz neler olacak? Camiamızın elzem çözülmesi gereken sorunları neler sizce?
MP: İlk göreve gelirken çıkış noktamız, ”Güçlü Kulüp Güçlü Federasyon”du. Biz hálá onu gerçekleştiremedik. Dört yıl geçmesine rağmen, bizim kulüplerimiz güçlü olamadılar. Bunun da sorumlusu aslında biziz. Malumunuz, güç parayla endeksli. Maddi anlamda kulüplerimiz güçlü olsunlar ki bu, uluslararası başarınıza da yansısın. Zamanla bu da olacak. Hedeflerimizden bir tanesi, kulüplerimizin medyatik olması, ulusal basında yer alması. Liglerin düzenli, ahenk içinde yapılması; uluslararası maçlarımızdaki yayınları ulusala indirip, ”Bu ülkede ragbi yapılıyor” vurgusunu 86 milyon insanımıza empoze etmemiz gerekiyor. Bu da medyayla, sosyal mecralarda yer almayla yapılacak işlemler. Şu anki öncelikli amacımız, dört yıl önce yola çıkarken de kullandığımız ”Güçlü Kulüp Güçlü Federasyon” mottomuzu gerçekleştirmek. Güçlü kulüpler sisteminin kurgulanmasıyla başarı bir gün gelecektir.
ZE: Son birkaç yılda yeni kurulan takımlarla birlikte ragbi, Türkiye’nin farklı coğrafyalarında hayat buldu. Bu yayılmayı ve bilinirliği arttırmak için neler yapmayı düşünüyorsunuz? Türk gençleriyle ragbiyi nasıl daha çok buluşturabiliriz?
MP: Yakın zamanda lig reglamanlarımızın ilánını yaptık ve çok güzel geri dönüşler alıyoruz. İlk defa kurulan şehirler var. Başvuruları almaya başladık, bunu görebiliyoruz. Amacımızi Türkiye’de yayılmak. Bunu yaparken, niteliği de arttırmak. Bir anda büyümek yerine, bunu sağlam temellerle yapmak istiyoruz. Bunu daha önce deneyimledik. Mardin’de, Şırnak’ta takımlar kurduk. Mevcut kulüplerimizi güçlendirip, niteliklerini arttırarak büyümeyi gerçekleştirmek istiyoruz. Ana hedeflerimizden bir tanesi, kesinlikle ragbinin Türkiye’de kabul görüp, bilinir hále gelmesi.
ZE: Artık birçok belgeli antrenörümüz var. Gençleri yetiştiriyorlar. Gençlerimizi daha nitelikli yetiştirebilmemiz için antrenörlerin de eğitimine devam edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Antrenör eğitimleri için federasyonumuz eğitim klinikleri yapabilir mi? Mesela, yurtdışından eğitimciler getirilebilir mi?
MP: Tabii ki… Ufak tefek de olsa bunları yaptık. İlk göreve geldiğimizde, bu tarz etkinlikleri yapamadık. Bunun sebebi de diğer branşlarda olduğu gibi ragbinin maddi olarak bir geri dönüşü olmamasıydı. Antrenörlerimizi 3-4 gün için bir yere davet ettiğimizde, işinden veya okulundan feragat edip gelmesi kolay olmuyordu. Yavaş yavaş antrenörlerimize bir şeyler katmaya başladık. 2018 yılının sonlarında ilk defa antrenör ataması gerçekleştirdik. Yeni atamalar yapılmaya devam edecek. Artık antrenörlerimize bir şeyler verebildiğimiz için bir şeyler istemeye başlayacağız. Hayatta olduğu gibi oyun da ilerlemeye devam ediyor ve antrenörlerimizin eğitilmesi gerekiyor. Bu yıl içerisinde, iki veya üç tane, Uluslararası Ragbi Federasyonu tarafından desteklenecek antrenör eğitim klinikleri yapmayı planlıyoruz. Görüşmelerini gerçekleştirdik.
ZE: 2022 sezonuna ait reglamanların açıklanmasıyla birlikte, süreç resmen başlamış oldu. Takımlar katılacakları liglere başvurularına devam ediyorlar. Bu konuda en çok merak edilen, büyükler 7’li ragbi liglerine getirilen katılım ücretleri… Bu kararın gerekçesini merak ediyoruz. Bunun haricinde bir de ”Gelişim Ligi” projesi var. Biraz bundan da bahseder misiniz?
MP: Öncelikle ilk sorunuzun cevabını vereyim. Az önce söylediğim gibi artık nitelik aramaya başladık. Şu an 7’li ragbi liglerimize katılan 11 takımımız var. Biz, bu 11 takım üzerine bir 11 takım daha koymayı isteriz. Ama bir nitelik yakalamamız gerekiyor ki uluslararası arenada söz sahibi olacak bir milli takım oluşturabilelim. Geçmiş dönemlerde tecrübe ettiğimiz, harcırah desteği vermemize rağmen maça çıkmayan takımlar oldu. Burada nitelik yoktu. Hobi amaçlı yapılmış oluşumlar vardı. Hobinin dışında artık olimpitları takip eden, o sahnede yer almayı düşünen takımları istiyorsak, bu değerin takımlar tarafından hissedilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bedelini ödemediğiniz şeyi çok sahiplenemiyorsunuz. Büyükler 7’li ragbi dışında bir ücret talebimiz olmadı. Çünkü diğer disiplinleri geliştirmek, ülkeye yaymak istiyoruz. Evet, U18 gelsin 100 tane takımı sırtlayalım. Ama büyükler kategorisinde niteliği olan, sizi sekteye uğratmayacak bir yapının olması gerekiyor. Bu ücret talebi, bir noktada caydırıcılıktı. Hobi amaçlı kurulan takımlarımızın da başımızın üstünde yeri var. Artık ”Gelişim Ligi” isimli bir oluşum da var. Gelsinler, önce burada kendilerini kanıtlasınlar. Sonra üst seviyeye çıkabilirler.
ZE: Liglerin isim hakları, sponsporluk ve yayın durumları üzerine gelişmeler var mı? Varsa, biraz bilgi vermenizi rica ediyorum.
MP: Kulüplerimizin güçlü olması gerektiğine inanıyoruz ve bunun sağlanmasının yolu, kulüplerimizin yazılı ve görsel basında yer alması. Dört yıldır bunu yapmaya çalışıyorduk. Ama bunun için nitelikli takımlarınızın olması gerekiyor. Ligin ismini alacak yatırımcı firmaya, sizin sistematik hále gelmiş bir lig yapısı sunmanız gerekiyor. Türkiye’de daha önce şunu yaşayabilirdiniz. Maç haftası, bir takımın maça çıkmama durumu olabiliyordu. Sponsporluk yatırımlarını bilen bir firmaya gidip görüştüğünüzde, ”Kaç haftalık bir liginiz var?” diye soruyorlar ve buna sizin verecek bir cevabınız yok. ”Bu yıl kaç takım başvurdu?” veya ”Geçen yıl kaç takım başvurdu?” diye sorulduğu zaman, arada ciddi farklar var. Birçok branşı pandemi vurdu, evet. Bazı branşlarda takım sayıları 1-2 değişirken, bizdeki değişim ciddi boyutlardaydı. Pazarlamanızın sacayaklarından bir tanesi de sisteminizin çok iyi kurgulanmış olmasıdır. Artık bunu hazır olduğumuza inanıyoruz. Sıcak bakılan birkaç tane görüşmemiz var şu anda. En büyük avantajlarımızdan bir tanesi de TRTSPOR YILDIZ’ın kurulması ve ekranlarda yer alacak olmamız.
ZE: 15’li ragbi maçlarımızı mı yayınlatmayı planlıyorsunuz?
MP: 15’li ragbi maçlarımızı, Amerikan futbolu ligimizin maçlarını yayınlatmayı planlıyoruz. 7’li ragbi ligimizi, Türkiye Ragbi Federayonu Youtube hesabından yayınlıyorduk. Bu ligimizi de yayınlatmayı planlıyoruz.
ZE: Milli takımlarımız hakkında ne düşünüyorsunuz? Koç Şeroke ile devam edilecek mi?
MP: 15’li ragbide Koç Şeroke ile devam edeceğiz. Çok büyük katkıları oldu bize. Artık nitelikte sınıflandırmaya da gitmek zorundayız. Her geçen gün iş büyüyor. 2017 senesinde, bir tane uluslararası turnuvaya giderken; 2019’da sadece ragbide 9 tane uluslararası turnuvaya gitmişiz. Artık U18 kadın/erkek takımlarımız var. 15’li erkek ve 7’li kadın/erkek milli takımlarımız var. ”Bir koltukta iki karpuz taşınmaz.” noktasına geldik. Milli takımlarımızın sayısı arttığı için çalıştırdığı milli takımımıza odaklanacak antrenörlere ihtiyacımız var. Her bir milli takımımızda farklı antrenörler kullanmak istiyoruz. 15’li ragbi ve 7’li ragbi erkek takımlarımızda, Koç Şeroke ile devam edeceğiz. 7’li ragbi kadınlar için İngiltere’den daha önce çalıştığımız Juan Gonzales Mendia ile görüşüyoruz. U18 takımlarımızda, yerli antrenörlerle çalışmak istiyoruz. U18 takımlarımıza ayrı bir önem gösteriyoruz. Hem antrenörlerimiz gelişsin hem takımlarımız gelişsin istiyoruz.
ZE: İlk göreve geldiğinizde, ragbinin popüler olduğu ülkelerin Ankara’daki büyükelçiliklerine ziyaretlerde bulunmuştunuz. Bu ziyaretlerden size geri dönüşler oldu mu?
MP: İngiltere, Yeni Zelanda ve Avustralya büyükelçilikleriyle çok güzel diyaloglarımız oldu. Senin aracılığınla bir duyuru yapmak istiyorum. Çanakkale Savaşları’nın anısına, savaşa katılan ülkelerden gelecek sporcularla bir organizasyon yapılma fikri vardı. Bu işi nasıl yapabiliriz diye düşündük. Biliyorsunuz ragbi, İngiltere’nin ata sporu ve bu sporu en iyi yapan ülkeler(İngiltere, Fransa, Avustralya, Yeni Zelanda), zamanında Çanakkale Savaşı’na katılmışlar. Bu dört ülkenin ve bizim yer aldığımız, geleneksel hále gelecek ”Gelibolu Oyunları”nı hayata geçirmek istiyoruz. O yüzden büyükelçilerle temaslarımızı sık tutmaya çalıştık. Bu proje karşısında oldukça heyecanlılar. Ufak ufak ön görüşmelerini yapıyoruz. Projenin lansmanında bize yardımcı olacak ve uluslararası ragbi camiasında ses getirecek bir isimden faydalanmak istiyoruz. Dünyanın en iyi oyuncularından kabul edilen, Yeni Zelandalı Sonny Bill Williams’ı ve ailesini Türkiye’ye getirmek için kontak halindeyiz. Konuya çok sıcak bakıyorlar. Birkaç ay içerisinde konunun netleşmesini bekliyorum. Çanakkale Valimizle, Tarihi Alanlar Daire Başkanımız İsmail Taşdemir’le görüşmeler sağladık. Kendilerinin desteğini aldık.
ZE: Tesisleşmeyle ilgili bazı adımlar atıldığını biliyoruz. Samsun/Çarşamba’da inşaatı devam eden bir tesis var. Keza Ankara/Kızılcahamam’daki tesis inşaatını ben de gördüm. İstanbul Üniversitesi’yle arazi konusunda anlaşıldığına dair haberler okumuştuk. Edirne’ye bir tesis kazandırma çalışmaları olduğunu biliyorum. Tesisleşme konusundaki düşüncelerinizi de öğrenmek isteriz. Yeni dönemde, bu konuda ne gibi atılımlar görebiliriz?
MP: Samsun/Çarşamba’da yaptığımız tesis, kamp merkezi olarak planladığımız bir tesis. 25 kişiyi orada misafir edebileceğimiz bir yapı oluşturmaktı amacımız. Sağ olsun, Çarşamba Belediye Başkanımız Haluk Doğan, inşaatın büyük kısmını bitirdi. Yakın zamanda açılışını gerçekleştirebiliriz. Kızılcahamam’daki tesisimizin ise, inşaatının %85’i bitti. Saha kısmına geçtik. 24 Temmuz’da ihalenin teslim süresi doluyor. İstanbul’daki arazinin tahsisi için Cerrahpaşa Üniversitesi’nin Genel Sekreteri’le bir araya geldik. Göl manzaralı çok güzel bir arazi. Edirne’ye düşündüğümüz tesis için daha önce Sayın Valimizi, Feridun Acar Beyefendi ile birlikte ziyaret etmiştik. Vali Bey de konuyu destekliyor. Araziyle ilgili ön görüşmeleri yaptık. Gençlik ve Spor Bakanımız Sayın Mehmet Kasapoğlu, bize beş yeni tesisin daha sözünü vermişti. İstanbul’daki tesise başladıktan sonra, Edirne ve Bursa/İznik tesisleri için görüşmeleri yapacağız. Birkaç ay içerisinde arazi konularını netleştirip, ihale süreçlerini başlatırız.
ZE: Günümüzde sosyal medya çok işlcvsel bir hale geldi. Seçim kazanılıp, kaybediliyor. Özellikle gençler arasında kullanımı çok yaygın. Federasyon branşlarımızı sosyal medya üzerinden daha fazla tanıtmak için yapabileceğimiz çalışmalar neler olabilir? Mesela, kulüplere ve federasyona bu konuda yol gösterecek profesyonel bir iletişimciyle çalışabilir miyiz?
MP: En büyük eksiklerimizden bir tanesi bu. Dijitalleşen çağda geri kalmamak gerekiyor. Birkaç gün önceki sponsorluk görüşmelerimizde geçen konulardan birisi de buydu aslında. Biz sponsora doğrudan gitmektense, bizi oraya ulaştıracak bir iletişim kanalına ihtiyacımız var. 44 farklı üniversitede sadece Amerikan futbolumuz var. Üniversite kampüslerine girmek isteyen, gençlere ulaşmak isteyen özel ticari şirketlerin iletişime geçebileceği nadir branşlardan bir tanesiyiz. Bunun farkındalığını oluşturmamız gerekiyor. Bu konularda bize yardımcı olacak profesyonel bir destek alacağız.
ZE: Son sözlerinizle tamamlayabiliriz.
MP: Elimden geldiğince, gücüm yettiğince her yere gitmeye çalışıyorum. Federasyon seçimleri sonrası, en kısa sürede gelmeye çalışacağım demiştim. Ragbi adına büyük emeklerin var. Hem gelip teşekkür edeyim hem de neler yapabilirizi konuşalım istedim. Bu ziyaret vesilesiyle birlikte güzel projelerin planlarını yaptık. Tekrardan teşekkür ediyorum.