Saadet Partisi 7. Olağan Kongresi gerçekleştirildi
Saadet Partisi 7. Olağan Kongresi Edirne Lalezar Restoranı’nda Genel Başkan Temel Karamollaoğlu’nun ve partililerin katılımıyla gerçekleştirildi. Tek listeyle gidilen seçimde mevcut başkan Av. Sinan Tekin, başkanlığa yeniden seçildi. Kongrede konuşma yapan Karamollaoğlu, liyakata önem verilmesi gerektiğini dile getirerek; “Her yaptığın iş hem vatandaş hem de yetkili merciler tarafından denetlenecek. Hesap vermeyen bir iktidar ister istemez zorbalığa, haksızlığa yönelir, yolsuzluk, israf, rüşvet alır başını gider” dedi.
Edirne’de gerçekleştirilen Saadet Partisi 7. Olağan Kongresi’ne Genel Başkan Temel Karamollaoğlu katılım sağladı. Kongrede konuşma yapan ve tek aday olan Saadet Partisi Edirne İl Başkanı Av. Sinan Tekin; “Bizim en büyük gücümüz 51 yıllık siyasal hafızamız ve değişmeyen ilkelerimizdir. Milli görüşü kıymetli kılan hak adalet ve kardeşlik değerleridir. Saadet Partisini de kıymetli kılan bu değerleri taşımasıdır. Hem dünyanın hem insanımızın yeni başlangıçlara ihtiyacının olduğu bu günde özüne geleneğine sımsıkı sarılmış bir şekilde geleceğe umutla bakarak ilk kongremizi gerçekleştirdik” diye konuştu.
“ ‘YENİDEN BÜYÜK TÜRKİYE’ DİYORUZ”
Tekin’den sonra konuşma yapmak üzere kürsüye çıkan Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, parti olarak değişmeyen doğruları üstün tutup, dünya nüfusunun saadet içerisinde olmasını arzu ettiklerini söyledi. Karamollaoğlu; “ Biz ülkemizin 81 ilinin 950 küsür ilçesini bütün beldelerini, köylerini ve mahallelerini yaşanabilir bir hale getirmek için gayret gösteren bir anlayışa sahibiz. Biz aslında bütün insanlığın saadeti için çalışan bir teşkilatız. Her ülkede yaşayan insanın, bugün 8 milyarı aşmış olan dünya nüfusunun saadet içerisinde olmasını arzu ederiz. Bu nasıl gerçekleşecek dediğimiz zaman, burada yaklaşımlar çok büyük önem arz ediyor. Biz hakkı üstün tutarak insanlığın saadete erişebileceğine inanıyoruz. Hak, kamil manada adalet demektir, değişmeyen doğru demektir. Bunun tesisi ancak bütün dünyada bu sistemin kabulü ile mümkündür. İnsanların zihniyetleri, düşünceleri değişecek. Bunun sağlanması için bir yerden başlamak lazım, elbette o da kendi memleketimizdir. Kendi memleketimizde de her ili ayrı ayrı ele almaya, her ilde bu havanın esmesini sağlamaya mecburuz. Bir ülkenin yaşanabilir bir hale gelmesi çok büyük önem taşır. Hem manevi yönden, hem maddi yönden bizim belli bir seviyeye gelmemiz icap eder ki, insanlar ‘ne güzel ülkede yaşıyorum’ diyebilsin. Ülkemizde bu yeniden büyük Türkiye’yi doğurur. Farklı siyasi görüşlere sahip olan insanların bile memnun oldukları, ‘ne güzel bir ülkede yaşıyorum’ denilen bir ülke hakikaten büyük bir ülkedir. Bu kendiliğinden doğar. İşte buna da yeniden büyük güce sahip olan bir ülke manasına gelecek tarzda ‘yeniden büyük Türkiye’ diyoruz. Yeniden büyük Türkiye’nin doğması, yeni bir dünyanın kurulmasının en önemli adımıdır” açıklamasını yaptı.
“İNANÇ VE FİKİR HÜRRİYETİNİ ÖNEMSİYORUZ”
İnsanların fikir ve inanç hürriyetine sahip olmaları gerektiğini vurgulayan Karamollaoğlu konuşmasında; “Biz çok daha güçlü çalışmaya, inancımızın da, kültürümüzün de gereği temel değerlerimize sahip çıkmaya mecburuz. Onun için inanç ve fikir hürriyetini önemsiyoruz. Bu da adaletle sağlanacak. Bir ülkede adalet yoksa hiçbir zaman baskı ve sıkıntıdan arınmış bir ülkede yaşıyoruz, yaşanabilir bir ülkede hayat sürüyoruz diyemeyiz. Bunu bilmeden bir yere gidilmez. O nedenle fikir, barış ve huzur hedefimiz olmalı, bunu sağlayabilmek için insanların fikir ve inanç hürriyetlerine sahip olmaları ve onu teminat altına alabilmek için de adalet bu ülkede kabul görmeli, yer etmeli” ifadelerini kullandı.
Liyakata önem verilmesi gerektiğini ve iktidar olarak denetime açık olmanın mühim olduğunu söyleyen Karamollaoğlu; “Sen devletsen liyakata önem vermen gerekir. Bana yakındır diye bir adamı bir makama verirsen problemi çözemezsin. Yönetim şeffaf olmalıdır, hesap verecek. Her yaptığın iş hem vatandaş hem de yetkili merciler tarafından denetlenecek. Hesap vermeyen bir iktidar ister istemez zorbalığa, haksızlığa yönelir, yolsuzluk, israf, rüşvet alır başını gider. Böyle bir şey yok diyorlar. Yoksa neden denetime açık değilsin? Niye en ufacık bir tenkidin bile cevabını vermekten acizsin. Bunu yetkili mercilerin yapması icap eder” dedi.
“MİLLİ GELİR TOPLUMDA ADİL BİR ŞEKİLDE DAĞITILIRSA HUZUR OLUR”
Diğer yandan üretimin ülke ekonomisindeki yerine de değinen Genel Başkan Temel Karamollaoğlu; “Ekonomide 2 konuyu hep gündeme getiriyoruz. Bir ülke ancak üreterek güçlenir. Sadece inşaatla, yollarla, yüksek binalarla, büyük stadyumlarla güçlenmez. Ancak üretime dönük sanayiyle, ihtiyacımızın tamamını kendimiz karşılayacak bir ortam oluşturursak güçlü hale geliriz. Bu birinci şart. İkinci şart, işte oradan kazanılan milli gelir toplumda adil bir şekilde dağıtılırsa huzur olur. İki prensip, üreterek kalkınmak ve milli geliri adil olarak dağıtmak. Bu nasıl sağlanacak, adil dağıtımda? Bugün sendikalar bile bunu dile getirme cesaretini bile kendilerinde bulamıyorlar. Çünkü şu anda bütün toplu sözleşmeler, yıllardır hep asgari açlık sınırında müzakeresi yapılıyor. Hiçbir zaman açlık sınırının üzerine çıkamıyor. Ama bir de yoksulluk var. Açlık sınırı 4 bin liraysa yoksulluk sınırı devletin resmi rakamına göre 10 bin, sendikalara göre 12 bin. O kadar rakamı bu kara çalışana nasıl vereceğiz? Bugün ki kafayla veremezsin. Ama sen sağlam bir iradeye sahipsen, garibanın derdiyle dertlenmek istiyorsan yaparsın” şeklinde konuştu.
Düzenlenen kongreye İYİ Parti Edirne Milletvekili Orhan Çakırlar, Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa İriş, İYİ Parti Edirne İl Başkanı Ekrem Demir, CHP Edirne İl Başkanı Fevzi Pekcanlı, Demokrat Parti Edirne İl Başkanı İbrahim Özyılmaz, BBP Edirne İl Başkanı Arif Köroğlu, AK Parti İl Başkan Vekili Rasim Özgün, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve partililer katılım sağladı. Tek listeyle gidilen seçimde ise mevcut başkan Av. Sinan Tekin, yeniden başkanlığa seçildi. Damla GÖÇ
