Sağlık işçisinden ‘hak’ talebi
‘Bu işin sonu greve gider’
Kamuda çalışan işçileri kapsayan toplu iş sözleşmesi görüşmeleri sürerken, Türkiye Sağlık ve Sosyal Hizmet İşçileri Sendikası (Sağlık-İş), Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi önünde basın açıklaması yaptı. Hükümetin kamu işçilerine sunduğu son zam teklifine tepki gösteren sağlık çalışanları, adil bir çözüm talep etti. Basın açıklamasını yapan Sağlık-İş Edirne Şube Başkanı Özcan Özdemir, hükümetin teklifinin kabul edilemez olduğunu belirterek, sürecin daha fazla uzatılmaması gerektiğini vurguladı. Özdemir; “Hükümet en kısa zamanda süreci daha fazla uzatmadan işçinin, emekçinin hakkını vermeli; adil ve kabul edilebilir bir çözümle sonuçlandırmalıdır. Masa susarsa, meydanlar konuşur. Bu işin sonu greve kadar gider. Artık yeter, sadaka değil, hakkımızı istiyoruz” dedi.
Kamu işçilerini ilgilendiren toplu iş sözleşmesi süreci devam ederken, Türkiye Sağlık ve Sosyal Hizmet İşçileri Sendikası (Sağlık-İş) Edirne Şubesi, hükümetin zam teklifine tepki göstermek amacıyla Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi önünde basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya Tez-Koop-İş Sendikası Edirne Şubesi de destek verdi.
Basın açıklamasını Sağlık-İş Edirne Şube Başkanı Özcan Özdemir okudu. Hükümetin 600 bin kamu işçisi için 2025 yılı ilk 6 ayı için yüzde 16, ikinci 6 ayı için yüzde 8; 2026 yılı içinse sırasıyla yüzde 7 ve yüzde 5’lik zam teklifinin ardından gelen açıklamada, teklifin emekçiler açısından kabul edilemez olduğu vurgulandı.
“ALDIĞIMIZ MAAŞLA BİR HAFTA BİLE GEÇİNEMİYORUZ”
Sürece ilişkin bilgi veren Özdemir; “Buradan, işyerlerimizin önünden hükümete açık ve net çağrımızdır: Kamu toplu iş sözleşmesi sürecinde biz işçiler; sosyal diyaloga dayalı, şeffaf ve çözüm odaklı bir yaklaşım görmek istedik. Ama ne yazık ki siz, işçinin sabrını sınadınız. Üç ay boyunca masaya hiçbir teklif getirmediniz. Uyardık: ‘Geçim şartları her geçen gün zorlaşıyor’ dedik, görmezden geldiniz. Sabırla çözüm bekledik. En sonunda ise zar zor, emeğimizi yok sayarak lütufmuş gibi bir teklif sundunuz. Biz emekçiler, emeği yok sayan bu teklifi bırakın kabul etmeyi, burada dile bile getirmeyeceğiz. Maaşlarımızla bir ay değil, bir hafta bile geçinemiyoruz. Kiralar uçmuş, faturalar almış başını gidiyor. Uykularımız kaçıyor. Çocuklarımızın beslenmesini, kitap-defter masrafını karşılayamıyoruz. Geçim sıkıntısı bugün kamu işçisinin en can yakıcı sorunu haline gelmiştir” şeklinde konuştu.
“ARTIK BEKLEMEYE TAHAMMÜLÜMÜZ KALMADI”
Açıklamasının devamında Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’i eleştiren Özdemir; “Hazine ve Maliye Bakanı kulaklarını tıkamış, halktan ve emekçiden kopmuş, bildiğini okuyor. Geçinemiyoruz dedik, zordayız dedik, defalarca anlattık, uyardık; yine uyarıyoruz: Biz bu ülkenin üretim gücüyüz. Binlerce çalışan kamu işçisiyiz. Görmezden geldiğiniz alın teriyle çalışan işçiler, kamu hizmetlerinin temel taşlarıdır. Bu mesele yalnızca kamu işçisinin değil, herkesin meselesidir. Kamuoyunun da bu adaletsizliğe sessiz kalmayacağını biliyoruz. Emekçiyi oyalamak, belirsizlik içinde bekletmek sosyal barışa zarar verir. Artık oyalanmaya tahammülümüz yok” diye konuştu.
“BU İŞİN SONU GREVE KADAR GİDER”
Taleplerin karşılanmaması halinde mücadeleyi büyüteceklerini vurgulayan Özdemir; “Hükümet, süreci daha fazla uzatmadan işçinin hakkını vermeli. Siz duymazdan gelirseniz, biz duyurmasını biliriz. Masa susarsa, meydanlar konuşur. Bu işin sonu greve kadar gider. Artık yeter, sadaka değil, hakkımızı istiyoruz. Onurlu bir yaşam, adil bir ücret, güvenceli bir gelecek talep ediyoruz. Bugün buradayız, yarın alanlardayız. Geçinemiyoruz, susmuyoruz, geri adım atmıyoruz. Emekten gelen gücümüzü kullanır, gereğini yaparız” ifadelerini kullandı.
Adem Batuhan SEVER
