Türk sanat tarihinin zirvesi; Mimar Sinan

Edirne Belediyesi tarafından, Mimar Sinan Haftası kapsamında mimarlık tarihinin en önemli isimlerinden Mimar Sinan’ı, düzenlenen özel konferansla andı. Edirne Kent Müzesi’ndeki konferansta, İstanbul Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nesrin Çiçek Akçıl Harmankaya, “Ulusal Bir Kimlik Arayışında Sinan Tasvirleri” konulu sunum gerçekleştirirken, Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Gülgün Yılmaz ise “Mimar Sinan Yapıları ve Osmanlı Çini Sanatı” başlıklı konuşmasıyla Mimar Sinan’ı anlattı.
Edirne Belediye Başkanlığı, Mimar Sinan Haftası etkinlikleri kapsamında düzenlenen özel konferansla, Mimar Sinan eserlerini farklı açılardan ele aldı. Bugün Edirne Kent Müzesi’nde gerçekleştirilen etkinliğe, Edirne Belediye Başkanvekili Cenk Ergüden de katıldı.

Programda İstanbul Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nesrin Çiçek Akçıl Harmankaya bir sunum gerçekleştirdi. “Ulusal Bir Kimlik Arayışında Sinan Tasvirleri” konulu sunumunda, Mimar Sinan’ın tarihte ne kadar önemli bir figür olduğuna değindi.

‘ÖLÜMÜNDEN SONRA 300 YIL BOYUNCA MİMAR SİNAN İLE İLGİLİ ÇALIŞMA YAPILMADI’
Mimar Sinan’ın öldüğü 1588 yılından sonra kendisiyle ilgili yaklaşık 300 yıl hiçbir çalışmanın yapılmadığına dikkat çeken Harmankaya; “Bir Edirneli olarak, memleketimin yerel yönetiminin davetiyle burada olmaktan dolayı çok mutluyum. Bunda emeği geçen herkese teşekkür ederim. Sinan’ı hep yapılarıyla tanırız. Gerçekten de Sinan’ı, yapılarına baktığımızda tanıyabiliyoruz. Bu demek oluyor ki, Selimiye’yi görmek, Sinan’ı görmek demek. Bir çok insan Edirne’ye Selimiye’yi görmeye geliyor. Selimiye’yi görmek, Sinan’ı görmekle eş anlamlı kabul ediliyor. Ancak yine de Sinan, Türk mimari tarihinde önemli bir figür. Kendisi 16’ncı yüzyılın en önemli yapı ustası. Mimar Sinan’ı uzun ömrü, bilgisi, yaklaşık 500 eseri, eserlerindeki farklılıklar ve eser envanteri dolayısıyla, gerçekten tarihe damga vurmuş bir yapı ustası olarak kabul ediyoruz. Kendisiyle ilgili pek çok tanımlamalar var. Örneğin; uzun ömründen dolayı ‘Koca Sinan’ olarak adlandırılıyor. Yabancı araştırmacılar tarafından kendisine ‘Türk Michelangelo’ tanımlaması yapılıyor. Aziz ve ilahi olarak tanımlanıyor. Bu kadar önemli bir yapı ustasının, mimarın, mühendisin, aynı zamanda bir şehircinin, bu kadar yapı yapmasının ardından ölümünden sonra, kendisiyle ilgili 200-300 sene boyunca, hakkında neredeyse hiç bilgi yer almadığını biliyoruz. Örneğin 17’nci yüzyılda Evliya Çelebi, ünlü Seyahatname’sinde 60 yerde Sinan’dan bahsediyor, ama Sinan’dan kişi olarak bahsetmiyor. Kanuni Sultan Süleyman’ın baş mimarı olarak bahsediyor. 19’uncu yüzyıla kadar Sinan ile ilgili çalışmalar yapılmıyor” dedi.
Harmankaya’nın sunumunun ardından, Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Gülgün Yılmaz “Mimar Sinan Yapıları ve Osmanlı Çini Sanatı” konulu sunum gerçekleştirdi.
Adem Batuhan SEVER