Üretici kadınlar ‘Zirve’de

Edirne Belediyesi tarafından 15 Ekim Dünya Çiftçi Kadınlar Günü dolayısıyla, ‘Çiftçi Kadınlar Zirvesi’ düzenlendi. Çok sayıda kadın üreticinin katıldığı programda konuşan Edirne Belediye Başkanı Av. Filiz Gencan Akın, mülkiyeti Edirne Belediyesi’ne ait 300 dönümlük bir arazide ekim yapacaklarını ve bu arazide üretilen ürünlerden elde edilen gelirle kız çocuklarına burs vereceklerini söyledi. Başkan Gencan Akın, üretimde teknolojinin önemine dikkat çekerek, üreticiye ilaçlama için dron desteği vereceklerini de bildirdi.

Edirne Belediyesi tarafından, 15 Ekim Dünya Kadın Çiftçiler Günü kapsamında Çiftçi Kadınlar Zirvesi düzenlendi. Bugün Edirne Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen programa Edirne Belediye Başkanı Av. Filiz Gencan Akın, Vali Yardımcısı Turgut Subaşı, 664’üncü Kırkpınar Ağası Ufuk Özünlü, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Mustafa Tan ve Prof. Dr. Eylem Bayır, ilçe ve belde belediye başkanları, oda başkanları, il genel ve belediye meclis üyeleri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, muhtarlar ve çok sayıda kadın çiftçi katılım sağladı.

Edirne Belediye Bandosu eşliğinde saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan program, bando ve Edirne Belediyesi Ritim Grubu’nun mini konserleriyle devam etti.

‘1 METREKARE TOPRAĞI BİLE BOŞ BIRAKMA LÜKSÜMÜZ YOK’

Programın açılış konuşmasını yapan Edirne Belediyesi Tarımsal Hizmetler Müdürü Egemen Ilgın, günden güne artan ülke nüfusu karşısında gıda ithalatına bağımlı olmamak için üretim yapılmasının önemine vurgu yaptı. Ilgın; “Türkiye çeltik üretiminde birinci, Türkiye ayçiçeği üretiminde birinci, Türkiye buğday üretiminde üçüncü bir şehir Edirne. Çok önemli bir üretim potansiyeline sahip. Bunun yanı sıra hayvansal anlamda çok büyük bir zenginliğe sahip. Hani derler ya insan ekseniz insan çıkacak topraklara sahip bu şehir. Ama maalesef tarım, olduğundan daha fazla Türkiye’nin gündeminde. Çünkü tarım kesiminden bir kopuş, hızlı bir göç var. Oysa bizim 1 metrekare toprağı bile boş bırakma lüksümüz yok. Çünkü Türkiye’nin nüfusu her geçen gün artıyor. Bu artan nüfusu beslememiz gerekiyor. Biz üretmezsek, bir şeyler ortaya çıkarmazsak ithalata da mecbur kalıyoruz. Sonra hepimizin cebindeki para, yabancı ülkelere gitmiş oluyor” şeklinde konuştu.

‘ÇELTİĞİ KIRIP, PİRİNÇ OLARAK SATMALIYIZ’

Bölgede yaygın olarak üretilen ürünlere katma değer katmak için projeleri de olduğunu dile getiren Ilgın; “Kırsal kalkınma, hem köy hem de kırsal mahallelerimiz açısından çok önemli bir kavram. Ben her zaman söylüyorum; tarımdaki kopuşun, ekonomik olduğu kadar sosyolojik nedenleri de var. Yani gençler köyde kalmak istemiyorlar. Espri olarak da ‘Türk tarımının sonunu kaynanalar getirdi’ diyoruz. Çünkü kimse kızını köye gelin vermek istemiyor. Dolayısıyla köylerde yaşamak istemeyen gençler de şehre göç etmeye başlıyor. Bizler de kırsal mahallelerimizde projelerle, kırsalın yaşam refahını yaşam seviyesini biraz daha artırmaya yönelik çalışmalar yapacağız. Katma değer çok önemli bir kavram. Ürünü üretmeniz yetmiyor. Markette domates alamıyoruz, sayıyla alıyoruz. Bir taraftan da Bursa Karacabey’de üreticiler tarladaki domateslerini söküyorlar. Yani ortada bir anlaşmazlık var. Üreticiyle tüketici arasında tam anlamıyla bir buluşma yok. Biz bunu katma değerli hale getirmeye çalışacağız. Bir terim var: ‘Elmayı paketlerseniz elmas olur’ diye. Bunları yaparak bölgemizdeki ürünlere katma değer sağlayacağız. Çeltik üreticileriyle de konuştuk; neden çeltiği kırıp, pirinç olarak satamayalım. Bu kadar önemli bir üretim hacmine sahipken, belediyemiz, ticaret odamız, ziraat odamız, ticaret borsamız el ele vererek bunları da yapabiliriz” diye konuştu.

‘BİZ KÖYLÜLER MİLLETİN EFENDİSİYİZ’

Karayusuf Köyü Üretici Kadınlar Pazarı temsilcisi Nezire Bilim, yetiştirdiği ürünleri Üretici Kadınlar Pazarı’nda satışa sunduğunu anlattı. Bilim; “Çiftçilik ve hayvancılıkla uğraşıyorum. Mevsimine göre sebze meyve yetiştiriyorum. Yetiştirdiğim ürünleri Üretici Kadınlar Pazarı’nda satışa sunuyorum. Ben bu pazara çocuklarım ve kendim için başladım. Pazarımızda herkes kendi yetiştirdiği doğal ürünleri satışa sunuyor. Biz, bu pazarda el işi ve gıda olmak üzere 191 üreticiyiz. Yetiştirmiş olduğumuz ürünler gıda mühendisleri tarafından denetleniyor. Belirli zamanlarda bizlere eğitim veriliyor. Mustafa Kemal Atatürk demiş ki; ‘Köylü, milletin efendisidir’ diye. Biz köylüler milletin efendisiyiz. Haydi kadınlar üretmeye” ifadelerini kullandı.

‘ÇİFTÇİ OLDUĞUMUZ İÇİN GURUR DUYUYORUZ’

Karabulut Köyü ayçiçeği üreticisi Yeşim Baraz, çiftçiliği çok sevdiklerini ifade ederek; “Çiftçilerin çok sorunları var; sırf kadın veya erkek diye ayrım yapmamak lazım. Bir tek farkımız, fiziki farkımız. Bizler kadın olarak, son derece sistematik, düzenli, idari bir şekilde işimizi yürütüyoruz. Bununla ilgili hiçbir sorunumuz yok. Tek sorunumuz fiziki; köylerde çalışacak eleman bulamamaktayız. Bizim için bu büyük bir sorun, çünkü köydeki nüfus da yaşlanıyor. Kimse köylerde yaşamak istemiyor. Genç nesil şehirde daha rahat bir sosyal yaşamı idare ettirmek istiyorlar. Edirne olarak, batıda olduğumuz için şanslıyız. Kadın çiftçimize değer verilmektedir. Bir çiftçi olduğumuz için gurur duyuyoruz, yaptığımız işi çok seviyoruz. Ve umarım, Ekim ayında yağmur yağar ve güzel bir ekim gerçekleştiririz” açıklamasını yaptı.

‘ÜLKENİN ÜRETİME İHTİYACI VAR, BİZ TÜKETİM TOPLULUĞU OLDUK’

Avarız Köyü çeltik üreticisi Fevziye Sakarya da üretimde teknolojiye ayak uydurarak dronla ekim, ilaçlama ve gübreleme yaptıklarını anlattı. Sakarya; “Çiftçiliğe ilk başladığımızda babama göre daha modern, ama şu çağa göre daha ilkel aletlerle işe başladık. Zaman içerisinde traktörlerle ve şimdi günümüzde de dronlar girdi. Biz bu yıl, ekim dahil ilaçlama ve gübrelemeyi dronlarla yaptık. Birçok dezavantajı ortadan kaldırmış olduk. Bu işi ablamla yapıyoruz. İkimiz sırt sırta verdik, işimize devam ediyoruz. Toplumumuzda, gençler çiftçiliği çok saygın bir meslek olarak görmüyor. Bundan dolayı çiftçilikten çok uzaklaştılar. Tabii ki okusunlar ziraat mühendisi olsunlar ve bilinçli bir şekilde tarlalarını ekmeye çalışsınlar. Çünkü bu ülkenin üretime ihtiyacı var. Tamamen tüketim topluluğu olduk. Üretime ihtiyacımız var. Biz, ablamla ikimiz sağlığımı yettiğince üretmeye devam edeceğiz” açıklamalarında bulundu.

‘ÜRETEN KADINLARLA GURUR DUYUYORUM’

Edirne Belediye Başkanı Av. Filiz Gencan Akın ise kurdukları Tarımsal Hizmetler Müdürlüğü ile tarımda doğru adımlarla yürüdüklerini söyleyerek; “Göreve geldiğim andan itibaren, görev bana şunu öğretti. Edirne benim bildiğimden, gördüğümden ve hissettiğimden daha büyük, daha eşsiz bir şehir. Şehrim ile gurur duyuyorum. Siz üreten kadınlarla gurur duyuyorum. Şehrimize daha çok değer katmak için, bize emanet edilene daha iyi sahip çıkabilmek için, tam tarım şehrinin olması gerektiği gibi Tarımsal Hizmetler Müdürlüğümüzü ve komisyonumuzu kurduk. Biz her zaman şunu söyledik; kadınlar her zaman bir adım önde dedik. Tarımda da böyle olsun istedik. Üreten kadınlar ile ilgili neler yapabiliriz bunu tartıştık. Edirne’de tarıma, tüm ilçeler ile birlikte nasıl değer verebiliriz, nasıl yardımcı olacak projeler üretiriz diye düşündük. Tarımsal Hizmetler Müdürlüğümüz ile neleri hedeflediğimizi müdürümüz bizzat açıkladı. Çok dinamik ve çok genç bir kadroya sahibiz. Hepsi ile gurur duyuyorum. Doğru adımlar ile devam ediyoruz. Tam da sizler gibi üretimimiz artsın” ifadelerine yer verdi.

‘BELEDİYE ARAZİSİNDE EKİLEN ÜRÜNLERİN GELİRİYLE KIZ ÇOCUKLARINA BURS’

Mülkiyesi Edirne Belediyesi’ne ait 300 dönümlük arazide üretilecek olan ürünlerden elde edilecek olan gelirle, kız çocuklarına burs vereceklerini müjdeleyen Başkan Gencan Akın; “Bizler mülkiyeti Edirne Belediyesi’ne ait olan 2019’dan beri ata tohumunu ekip biçtiğimiz Cumhuriyet Tarlamızda ekip biçmeye devam edeceğiz. Diğer taraftan 300 dönüme yakın bir araziyi de ele alıp ekim yapacağız ve buradan elde edilen gelir ile kız çocuklarımıza burs vereceğiz. Bu projede beni çok heyecanlandırıyor” sözlerini söyledi.

BELEDİYENİN DRONLARIYLA ÜRETİCİYE DESTEK

Başkan Gencan Akın, dronla ilaçlama konusunda üreticilere verecekleri desteklerden bahsederek; “Dron ile ilaçlama çok önemli. Edirne Belediyesi ait dronlarımız ile beraber ilaçlama çalışmalarında siz değerli üreticilerimize destek olmaya devam edeceğiz. Tohum dağıtmaya, mazot yardımlarına ve fideler ile siz değerli çiftçilerimize destek olmaya artan hizmetler ile devam edeceğiz” dedi.

‘TOPRAĞA DAHA FAZLA DOKUNUN DİYE ELİMİZDEN GELEN ÇABAYI SARF EDECEĞİZ’

Çiftçinin toprağa dokunmadan nefes bile alamadığını dile getiren Gencan Akın; “Ben de bir çiftçi kızıyım. Çok kıymetli annem her sabah 5’te uyanır ve bahçesine gider. O toprağa dokunmadan, o toprağı işlemeden nefes alamaz. Zor olmuyor mu bu kadar erken kalkıp toprak işleri ile uğraşmak dediğimiz zaman der ki; ‘Ben o toprağa dokunmadan nefes alamıyorum.’ Tüm çiftçi kadınlarımız, tüm üreticilerimiz biliyoruz ki o toprağa dokunmadan nefes alamıyorsunuz. Biz o toprağa daha fazla dokunun, daha fazla nefes alın diye elimizden gelen çabayı sarf edeceğiz” şeklinde konuştu.

‘BU ŞEHİR HER ZAMAN ÜRETMELİ VE BÜYÜMELİ’

Toprakları ve çiftçileri korumanın en önemli görevleri olması gerektiğine vurgu yapan Başkan Gencan Akın; “Elektronik satış ile birlikte bölgemizde üreticimiz satın alamamak ile birlikte ciddi miktarda arazi de kaybetti. Topraklarımızı ve çiftçimizi korumak bizim en önemli görevimiz olmalı. Bu konuda çok hassas olmamız gerekiyor. Tarımı çoğaltmak, üretimi arttırmak asli görevimiz olmalı. Bu şehir her zaman üretmeli. Tarım ile büyümeli, turizm ile büyümeli, öğrenci ile büyümeli. Üretmeye, çoğalmaya, tarım ile var olmaya devam edelim. Sizlerde bu konuda ne destek isterseniz, özellikle kadın üreticilerimiz ne zaman ne isterseniz biz her zaman sizin yanınızdayız” diye konuştu” diye konuştu.

Konuşmaların ardından Başkan Gencan Akın, kürsüde konuşan üretici kadınlara çiçek takdim ederek teşekkür etti. Toplantıda ayrıca IPARD destekleri, Trakya Kalkınma Ajansı hibe ve destekleri, KOSGEB Kadın Girişimcileri, banka kredileri ve Edirne Kırmızısı hakkında bilgilendirme sunumları yapıldı.

Adem Batuhan SEVER